sen
davetkâr zılgıtlarla
selamlarken amerikalı emperyalizmi
henüz soğumadan
alı moru dizlerinin,
apak
torlak bulutlar geçer
tay bulutlar geçer
düşlerinden Aylan bebeğin…
ve kuşatılmış, hafızasız vicdanlarda
ödüllü bir fotoğraftır onun hikâyesi…
turnalar
geçer gözlerinden katar katar
bin bin geçer gözlerinden
Sadako’nun turnaları…
ve göksünde senin
unutulmuş
soğutulmuş acıların
deli çığırtısı…
bir davet, bir okuntu
havada elma kokusu,
seğirtti çocuklar,
hatırladın mı?
yalım yalım
körpe ciğerlerinde neft patlaması
su ile yandılar, unutma
ala
aç gözlerinde bir kireç talazı…
kör bulutlarla
ve zılgıtlarınla yan döner şimdi
toprak olamamış bedenleri…
ve diklenir
o mor dağlarında
pasaportsuz otuz üç güvercin
bir daha
unutma
bir daha vurulurlar…
ve döşünde senin
unuttuğun ilenç
ve kırlangıç kargışları…