Bir zamanlar bir Kafkasya vardı ve Kafkasyalıların ülkesiydi.
O ülkede yaşayan Adige, Abhaz, Ubıh, Oset, Karaçay-Malkar, Çeçen ve
Dağıstanlılar, kökü binlerce yıl öncesine dayanan, hatta, başta Yunan
mitolojisi olmak üzere bir çok dünya mitolojisine ilham kaynağı olan “Kafkas
Kültürü” adında özgün bir kültürü paylaşırdı.
O ülke ve o kültür bizimdi.
Bir sabah uyandık ve baktık ki, artık Kafkasyalı değil Kuzey Kafkasyalı
olmuşuz. Kültürümüz de Kuzey Kafkasya Kültürü.
Kafkasyalılık da Azerilere ve Ermenilere kalmış. Eh ne yapalım, sonuçta
Kuzey Kafkasyalılık da Kafkasyalılıktır diyerek kaderimize razı olup,
elimizdekiyle yetinmeye çalıştık uzun süre.
Sonra, bir başka sabah uyandığımızda, Kuzey Kafkasyalılığımızın da uçup
gittiğini, artık Kuzey Batı Kafkasyalı olduğumuzu öğreniverdik. Eh buna da
şükür, Kafkasyalıılğımız, “Kuzey Batı Kafkasyalılık” da olsa, “ucundan
accık” da olsa sürüyor, diyerek yolumuza devam ettik. Veee,
Ve dün sabah uyandığımızda gördük ki; biz Kafkasyalı falan değilmişiz. Biz
Adige imişiz…
Adigeliğimizin vatana millete ve insanlığa hayır getirmesini dilerim.
Son anda aldığım bir haberi buradan sizlerle paylaşmak istiyorum:
Yarın sabah uyandığımızda da, “Güney Rusyalı” olacağımızı söylediler…
Sevgiyle kalın!
Sezen Alançay
Sayı : 2006 01