ÖDP Genel Başkanı ve  Milletvekili Ufuk Uras Ankara Kafkas Derneği’nde

0
468

Bu kapsamda Abhazya konusunda Ankara Kafkas Derneği’nin organizasyonu ile ÖDP Genel Başkanı ve  Milletvekili Ufuk Uras’a verildi.

17 Şubat 2008 tarihinde Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesi, hemen sonrasında başta ABD olmak üzere AB ülkeleri ve Türkiye tarafından tanınmasıyla Abhazya’nın tanınması konusu gündemin ilk sırasına oturdu. Abhazya hükümeti bu doğrultuda çeşitli ataklar yaparak tanınma seferberliği başlattı. Türkiye’ye de sık sık yetkililer gönderen Abhazya bu çalışmalarına diasporadan da tam destek istediğini açıklayarak ilan etti.

Bu kapsamda Abhazya konusunda parlamenterler, akademisyenler, bürokratlar, işadamları gibi toplumsal yapıya etki edebilen mekanizmalardaki insanlara verilen brifing bu defa da Ankara Kafkas Derneği’nin organizasyonu ile ÖDP Genel Başkanı ve  Milletvekili Ufuk Uras’a verildi.

16 Nisanda gerçekleştirilen brifingde ilk olarak araştırmacı yazar Özdemir Özbay Antik Çağdan Sovyet dönemine kadar olan Abhazya tarihini özetleyerek Rusya-Kafkasya savaşları sonucu 1864’de sürgüne tabi tutulan Çerkesler’in ‘jenosit’e uğradıklarını anlattı.

İkinci konuşmacı Murat Papşu Sovyetler Birliği’nin kurulması dönemindeki Abhazya’nın durumunu, Abhazya-Gürcistan arasında yaşanan hukuki süreçleri, yapılan antlaşmaları ve sonuç olarak Abhazya’nın SSCB’ne egemen bir devlet olarak katıldığını anlattı. Papşu daha sonra Abhazya’nın 1931 yılında Stalin tarafından statüsünün özerk cumhuriyet haline düşürüldüğünü anlatarak 14 Ağustos 1992 tarihinde Gürcüstan’ın Abhazya’yı işgal edinceye kadar yaşanan olayları kronolojik olarak aktardı.

14 Ağustos 1992 tarihinde Gürcistan’ın Abhazya’yı işgal girişiminden, 30 Eylül 1993 tarihinde Gürcü kuvvetlerinin Abhazya’dan atılmasına kadar olan savaş sürecini, 1996 yılında BDT tarafından uygulanmaya başlanan ambargo ve Kosova’nın bağımsızlığının tanınmasına kadar olan süreci Cumhur Bal değerlendirdi. Cumhur Bal özellikle bu süreçteki Türkiye’nin tutumuna eleştirel bir yaklaşım getirdi. BDT bünyesinde uygulanan ambargonun Türkiye’yi hiç ilgilendirmemesine rağmen en sıkı şekilde uygulamasının anlaşılır olmadığını, bunun Türkiye’deki Abhaz diasporasının temel insan hakkı olan seyahat özgürlüğünü elinden aldığını vurguladı.

Daha sonra ASAM Kafkasya Uzmanı Hasan Kanbolat, Kosova’nın bağımsızlığının tanınması sonrasındaki uluslararası gelişmeleri ve bu bağlamda Abhazya’nın durumunu değerlendirerek, Türkiye’nin Abhazya politikasına yönelik çeşitli önerilerde bulundu.

Son olarak Ender Tiftikçi uluslararası hukuk açısından Kosova ile Abhazya’nın hukuki durumunu kıyasladı.

Bilgilendirmenin sonunda yapılan değerlendirmede önerilenler:

– Hazırlanacak bir soru önergesi ile konunun ilgili bakan ya da bakanlara sorulması

– Mecliste yapılacak gündem dışı bir konuşma ile Abhazya konusunun gündeme taşınması

– 23 Nisan’da yapılacak liderler zirvesinde uygun ortam olması halinde Ufuk Uras tarafından konunun gündeme getirilmesi

– Tüm parlamenterlere Abhazya konusu hakkında bilgilendirici bir mektup yazılması

– Meclisteki basın toplantısı odasında Ufuk Uras’ın Abhazya ile ilgili olarak diasporanın da yoğun olarak katılacağı bir basın toplantısı yapması

– Gazeteci, Akademisyen ve Milletvekillerinden oluşan bir grupla Abhazya gezisi yapılması

– TBMM’ den yazılı olarak talep edilerek bir parlamenter heyetinin Abhazya’yı yerinde görmek ve incelemek üzere resmen Abhazya’ya gitmelerinin sağlanması

– Başta üniversiteler olmak üzere bir çok alanda bilgilendirme toplantıları yapılması

Kaynak: www.kafkasfederasyonu.org 

 

Sayı : 2008 06