Kafkasya’nın geleceği İstanbul’da konuşuldu…

0
478
Solgan sağa; M. Gunjia, G. Hewitt, V. A. Chirikba, M. Busdachin 

 

 “Abhazya’nın Bağımsızlığı ve Kafkasya İçin Gelecek Senaryoları” başlığı altında 30-31 Mayıs 2009 tarihlerinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi’nde düzenlenen konferansa Rusya, ABD, Kanada, İngiltere, İtalya, Hollanda, Türkiye ve Abhazya’dan 26 konuşmacı katıldı. Abhazya’nın bağımsızlığının “ulusların kendi kaderlerini tayin hakkı” ilkesine ve uluslararası siyasi-hukuki normlara tamamen uygun olduğu gerçeğinde birleştiler; Abhazya’nın bağımsızlığının desteklenmesi çağrısında bulundular. 

 

Kimler katıldı? 

John Colarusso (Antropoloji ve Dilbilim Profesörü-Kanada McMaster Üniversitesi, Beyaz Saray Kafkasya Eski Danışmanı), Sergei Markov (Rusya Parlamentosu Üyesi; Political Research Institute Direktörü), George Hewitt (Kafkas Dilleri Profesörü-Londra Üniversitesi, British Academy Üyesi, SCE-Societas Caucasologica Europaea Üyesi, Abhazya Cumhuriyeti’nin İngiltere Fahri Konsolosu), Marino Busdachin (UNPO-Unrepresented Nations and Peoples Organization Genel Sekreteri, “No Peace Without Justice” Örgütü Kurucusu), Nikolai Zlobin (WSI -World Security Institute Rusya ve Avrasya Direktörü, Izvestia Gazetesi Yazarı, Uluslararası Haber Ajansı WP Eski Başkanı, Kremlin Eski Danışmanı), Viacheslav A. Chirikba (Abhazya Devlet Başkanlığı Dış Politika Danışmanı, Foundation for Independent Expertise eski Başkanı), Maksim Gunjia (Abhazya Dışişleri Bakan Yardımcısı, UNPO Abhazya Temsilcisi), İsmail Ünal (Beşiktaş Belediye Başkanı), Cihan Candemir (Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı), Charlotte Hille (Uluslarası Hukuk, Siyaset Bilimi ve Felsefe Doçenti-Amsterdam Üniversitesi, Yazar), Halit Kakınç (Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi, Yazar), Sezai Babakuş (Gazeteci, Abhazya’nın Dostları Sözcüsü), Erol Taymaz (Ekonomi Profesörü-ODTÜ, Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı), Soner Gogua (Abhazya Parlamentosu Üyesi), Liana Kvarchelia (Center for Humanitarian Programs Yöneticisi; Abhazya Üniversitesi İngilizce Bölümü Eski Başkanı), Mitat Çelikpala (Uluslararası İlişkiler Doçenti-TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi), Manana Gurgulya (Abhazya Resmi Haber Ajansı Apsnypress Yöneticisi; Medya Club Başkanı), Lawrence Scott Sheets (Uluslararası Kriz Grubu Analisti ve Kafkasya Proje Direktörü; Yazar), Aleksandre Toumarkine (Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi; Araştırmacı, Yazar), Asida Lomia (Sohum’daki BM İnsan Hakları Ofisi Çalışanı, Abhazya Kadınlar Derneği Üyesi), Ludmilla Sagariya (Sohum UNOMIG CIVPOL Koordinatörü), Setenay Nil Doğan (Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi), Recep Yılmaz (Kafkas Abhazya Kültür Derneği eski Başkanı), Zeynel A. Besleney (Londra Üniversitesi SOAS Araştırma Görevlisi), Murat Papşu (Araştırmacı, Yazar) ve Ergün Özgür (Eğitmen, Araştırmacı, Abhazya’nın Dostları katılımcısı)… 

 

Neler Konuşuldu? 

İki gün süren konferansta 7 ayrı oturum yapıldı. İlk gün açılış konuşmalarının ardından yapılan ilk oturumda uluslararası çerçevede Abhazya’nın durumu ele alındı, siyasi ve hukuki konumu ortaya konuldu. Sonraki iki oturumda ise Abhazya’nın geçmişten günümüze siyasi gelişimi, bugünü ve geleceği konuşuldu, güven ortamının geliştirilmesi için yapılması gerekenler değerlendirildi. İkinci gün ise Abhazya’nın bölgesel konumu ve komşularıyla ilişkiler değerlendirildi, Abhazya-Rusya ve Abhazya-Türkiye ilişkileri tüm boyutlarıyla masaya yatırıldı. Son iki oturumda ise Abhazya ve Kuzey Kafkasya’nın geleceği, Abhazya ve Kuzey Kafkasya ile Diyaspora ilişkileri mercek altına alındı, iç ve dış dinamikler tartışıldı. 

 

Sonuç  

Dinleyicilerin de soru ve görüşleriyle katkı verdiği konferansın ortaya koyduğu genel çerçeve şöyledir; 

  • Abhazya, “ulusların kendi kaderlerini belirleme hakkı” ilkesi, tarihi gerçekler, siyasi-hukuki normlar ve uluslararası teamüller bakımından bağımsız devlet hakkına tam olarak sahiptir. Abhazya’nın1993’den beri sahip olduğu “de-facto” bağımsızlık, Rusya ve Nikaragua’nın tanımasıyla “de-jura” nitelik kazanmıştır. 
  • Kosova’yı tanıyıp Abhazya’yı tanımayan ülkeler çifte standart uygulamaktadır. Bu ülkeler Abhazya’ya karşı hukuki değil siyasi tavır içindedirler.
  • ABD ve Batı ittifakı Gürcistan’ı Abhazya ve G. Osetya’ya karşı kayıtsız-şartsız desteklemekle ve taraflar arasındaki ihtilafa tek boyutlu bakmakla yanlış yapmıştır. Meseleye soğuk savaş duygusallığı ile yaklaşarak hala Gürcistan’ın toprak bütünlüğü söylemine devam edilmektedir. Oysa Abhazya ve G. Osetya, geri döndürülemez şekilde Gürcistan’dan ayrılmıştır. ABD’nin ve Batı’nın bu gerçeği kabul ederek, tutumunu yeniden belirlemesi, siyasetini yeniden oluşturması gerekmektedir.
  • Uluslararası toplum, Abhazya’nın bağımsızlığını tanımalı ve desteklemelidir. Abhazya’nın tanınması ve desteklenmesi, insanlığın ortak değerleri olan demokrasiyi, özgürlüğü ve adaleti yüceltecek, barışa katkı sağlayacaktır.
  • Uluslararası toplum, savaş ve ambargo yüzünden 15 yıldır mağdur edilen Abhazya’nın zarar gören altyapısının imarı ve Abhazya halkının refahının yükseltilmesi için acil ekonomik yardım sağlamalı, Abhazya demokrasisinin güçlenmesine destek vermelidir.
  • Abhazya’nın siyasi, ekonomik ve demografik yapısını güçlendirmede en büyük rol, büyük çoğunluğu Türkiye’de yaşayandiyasporanındır. Abhaz ve Adige diyasporası Abhazya için daha aktif ve etkin çaba göstermelidir. Diyasporadan Abhazya’ya nüfus akışı hızlandırılmalıdır. 
  • Kafkasya’da barış ve istikrarın sağlanması için Rusya ve Türkiye’ye büyük görevler düşmektedir. Rusya ve Türkiye’nin bölge politikaları açık ve şeffaf olmalıdır. Öncelikli misyon bölgedeki ekonomik yapının güçlendirilmesidir. Abhazya’ya ulaşım imkanlarının geliştirilmesi, özellikle Türkiye’den deniz ve havayolunun açılması önem taşımaktadır.
  • Dünya açısından Kafkasya, sadece stratejik coğrafi önemi ile değerlendirilmemeli, bu bölgede yaşayan halkların haklarını koruyacak politikalar geliştirilmeli, bölgenin kültürel, ekonomik ve ekolojik zenginliği desteklenmelidir.
  • Türkiye’de nüfusu milyonları aşanAbhaz-Adige diyasporası, Abhazya ve Kuzey Kafkasya için teminattır. Diyasporanın tarihi misyonunu yerine getirebilmesi örgütlenmesini güçlendirmesi ve siyasallaşması ile mümkündür. 

 

Sayı : 2009 06