Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Abhazya’da ‘21 Mayıs’ yasağına kınama

Abhazya’da, Gençlik Organizasyonu “Apsilaa” e-mail yolu ile “Abhazya Cumhuriyeti Ulusal Abhazya Birliği Forumu’nun” açıklamasını yorumladı. 21 Mayıs’ı anma etkinliklerinin engellenmesini sert bir dille protesto eden mektupta, Abhaz yönetiminin bu tavrıyla Rus-Abhaz ilişkilerinin bozulmasını provoke ettiği savunalarak “Yönetimin, 21 Mayıs etkinliklerine yasak koymasının nedeni olarak, Rus Partisindeki ‘bazı kişilerin’ bu etkinlikten hoşnut olmadıklarını ima etmesi, bunun bir örneğidir” dendi. 

Kuzey Kafkasya’nın tüm bölgelerinde bu anma gününün, Cumuhriyetlerin yöneticileri tarafindan düzenlendiğine dikkat çekilen mektupta “Bizim yüzyıllardır Rusya ile ilişkilerimiz var ve inanıyoruz ki, beraberce duyarlı bir şekilde 19. yüzyıldan kalma bu ağır mirasın üstesinden gelebiliriz” ifadesi kullanıldı. Natpress’te yayınlanan mektupta şu görüşlere yer verildi: 

Abhazya için yeni tehlike 

Biz, Rusya Yönetimi’nin bölgedeki güvenliğin sağlanması için attığı adımları olumlu buluyoruz. Asker sayısının arttırılması, Abhazya’nın güvenliğini garanti ediyor. Ancak ‘savaş ve barış arasında yasadığımız bu süreç’te, Gürcistan ile sonu gelmeyen çatışmalar nedeniyle bütün gücümüzü askeri konulara harcadık. Çatışmalar sona erdi, fakat durum hala gergin. 

Abhazya için mücadele artık yeni biçimler aldı ve bugün yeni sorunlar devletimizi, toplumumuzu tehdit etmektedir. Abhazya’nın düşmanları Abhazya ve Güney Osetya’yı şiddet ile yok etmek istemişlerdi, ama hesapları tutmadı. 

Şimdi yeni yöntemler geliştiriyor ve askeri olmayan yöntemler ile ülkemizi baskı altına almaya çalışıyorlar. Hedef, Rus-Abhaz ilişkileri. Özellikle de, ilişkilerde karmaşık bir bölüm olan 19. yüzyılda yaşanmış dramatik olaylar. Kışkırtıcı yayınlar ‘sipariş üzerine yazılmış’ gibi görünüyorlar ve kasıtlı olarak gerçeği çarpıtmaktalar. 

Bunlara uygun bir cevap vermek yerine, mevcut Abhaz yöneticileri, bazı sorunlar dışında, Abhaz-Rus ilişkilerinde zor dönemlerin ve trajik olayların yaşanmadığını beyan ettiler. Böyle ‘sorunlar’a gerçeğe son derece uzak yanıtlar ve iddialar ülkemizde bir anti-Rus havanın oluşmasını provoke edebilir. İki dost ülkenin böyle tarihsel trajik olayların ve mirasın üstesinden gelebilmeleri için ciddi bir ortak çalışma yapmaları gerekir. Bu nedenle, yapıcı teklifler yerine, mevcut Abhaz yöneticilerin hareketsiz ve çekingen duruşları aslında adı geçen provokasyonların organizatörlerini cesaretlendirmekten başka bir işe yaramıyor. 

Biz toplumumuzun ve ulusumuzun dikkatini sağlık, eğitim, kültür, bilim alanlarına yönlendirmek; yolsuzluk, uyuşturucu bağımlılığı ve suçlarla mücadele ile geçmişte yaşanan olaylar sırasında ülkeye yapılmış olan yasadışı girişler gibi sorunlara çekmek istiyoruz. Ama otoritelere kalırsa bu hayati önem taşıyan sorunlar sanki kendiliğinden çözülecekler. 

 

Rus ve Abhaz aydınlara görev    

Mevcut Abhaz yönetimi yürüttüğü bu siyaset ile toplumumuzda bölünmelere ve ayrılmalara neden olurken, Abhaz muhalefetini Anti-Rus tutumdan sorumlu tutuyor. Bu tür suçlamalar açıkça saçmalıktır. Bizim rotamız Rusya ile ortaklıktır ve Rusya ile stratejik ortaklık Abhazya halkının isteği ile olmuştur. Bizim düşüncemize göre karşılıklı Rus-Abhaz ilişkilerini bozmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Yeni ideolojik, tarihsel ve kültürel temellere dayalı olarak karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi, ulusal kurtuluş savaşımızın gazilerine, Rus ve Abhaz aydınların en seçkin temsilcilerine ve hakkı daha tam ödenmemiş olan ulusal liderimiz Vladislav Ardzınba’ya layık olmak anlamına gelecektir. 

Bize göre, şu anki Abhaz yönetimi, düşüncesiz hareketleri ve tutarsız açıklamaları ile Rus-Abhaz ilişkilerinin bozulmasını provoke etmektedir. Yönetimin, Kafkas Savaşı’nın kurbanlarını anmak için 21 Mayıs’ta düzenlenmek istenen etkinliklere yasak koymasının nedeni olarak, Rus Partisindeki ‘bazı kişilerin’ bu etkinlikten hoşnut olmadıklarını ima etmesi, yönetimin bu sorumsuz hareketlerinin apaçık bir örneğidir. 

21 Mayıs’ta anma etkinlikleri düzenlenmesinin sorumluluğunu Rusya’ya bırakan şu anki mevcut Abhaz yönetiminin tutumu tehlikeli eğilimlere neden olabilir. 

Kuzey Kafkasya’nın tüm bölgelerinde bu anma günü, Cumuhriyetlerin yöneticileri tarafindan düzenlenmekte, geçmişte yaşanmış olan trajik olaylara yer verilmektedir. Buna karşılık Abhaz yöneticileri insanlarının geçmişlerini görmezlikten geliyorlar. Tarihin karanlık sayfaları yüzbinlerce soydaşın kaderi ile ilişkilidir. Bunları görmezlikten gelen Yönetim, tüm Kuzey Kafkasya’da, Rusya’da ve dünyada saygınlığını yitirmiştir. 

 

Ağır bir ortak miras 

Geçmiş üzerine spekülasyon yapmak kabul edilemez ve geçmişte her türlü olay yaşanmıştır. Her ikisi: hem kahramanlık ve cesaret hem de trajedi. Bizim yüzyıllardır Rusya ile ilişkilerimiz var ve biz inanıyoruz ki, beraberce duyarlı bir şekilde 19. yüzyıldan kalma bu ağır mirasın üstesinden gelebiliriz. Bunu başarabilirsek hem milletlerimiz hem de ülkelerimiz için çok hayırlı olacağını düşünüyoruz. 

Rusya Federasyonu Yöneticileri olan Sayın Medvedev ve Sayın Putin’in kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda, Abhaz etnik kimliğinin korunmasının gerekliliğine dikkat çekmeleri ve Abhaz halkının bağımsızlık mücadelesine ve geleneklerine dikkatlı yaklaşımları bunun başarılabileceğinin bir kanıtıdır. Cumhuriyetçi Parti (“FANU”), mevcut Abhaz yönetiminin güttüğü siyaseti kınadığını; bu siyasetin, dinamik bir şekilde gelişen Rus-Abhaz ilişkilerini bozabileceğini kamuoyuna duyurmakta ve ülke liderlerini geçmişimizi ve insanlarımızın tarihi anılarını görmezlikten gelmelerinden dolayı uyarmaktadır. 

Artı, dikkatleri, ülkede ulusal bir ideolojinin olmamasına, tarihi ve kültürel toplumsal değerlerin küçümsendiğine ve bundan ötürü binlerce yurtseverin ve savaşçının uğruna canlarını verdikleri bağımsız Abhazya’nın devlet yapısının tahrip olabileceğine çekmek istiyoruz. 

Kaynak: Natpress 

Sohum, 28 Mayıs 2010 

Çev: Hatko Cengiz 

 

Sayı : 2010 07 

Yazarın Diğer Yazıları

Anadilde Jineps Gazetesi Eylül 2024 Sayısı Yayında

Değerli Jineps okurları, Anavatanda yayımlanan Adige Mak (АДЫГЭ МАКЪ), Adige Psale (АДЫГЭ ПСАЛЪЭ), Çerkes Heku (ЧЕРКЕС ХЭКУ) gazeteleriyle ortak hazırladığımız eylül sayımızı sizlerle paylaşıyoruz. İyi okumalar,

1 Eylül Dünya Barış Günü

1 Eylül, “Dünya Barış Günü” olarak sadece Türkiye ve KKTC’de, Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen “Dünya Barış Günü” ise 21 Eylül’de tüm dünyada kutlanıyor.

Sancılı ve fırtınalı yaşamlar

Dr. Şerafettin Dönmez’in yazdığı, sancılı ve fırtınalı bir hayat hikâyesini anlatan “Denef” kitabı, Papirüs Yayınevi etiketiyle raflarda yerini aldı. Yayınevinin tanıtım yazısından... Benim kimliğimle kim, neden...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img