Kamuoyuna Duyuru

0
418

Türkiye’deki Çeçen diasporası sakinleri işgal altındaki Çeçenya’da Rus kuklası Ramzan Kadirov tarafından organize edilen düzmece kongreyle ilgili bir açıklama yayınladı. 

Çeçen etnik kökenli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak son günlerde anavatanımız ile ilgili meydana gelen gelişmeler nedeniyle bu acil ve önemli duyuruyu paylaşma ihtiyacı hissetmiş bulunmaktayız. 

Türkiye’deki kamuoyu tarafından da yakından bilindiği üzere, Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecinde 1990 yılında toplanan Çeçen Halk Kongresi’nin ortak bir akıl ile aldığı “Çeçen halkının bağımsızlığının ve devletinin yeniden ihya edilmesine ilişkin” kararla uluslararası gözlemciler nezdinde Devlet Başkanlığı ve Parlamento seçimleri yapılmış, bu seçimlerde halkın tamamına yakınının desteğini alan Dzhoxar Dudaev 1 Kasım 1991’de “Çeçen Cumhuriyetinin Devlet Bağımsızlığının İhya Edilişine Dair Kararname”yi imzalayarak “egemen” ve “bağımsız” Çeçen devletinin kurulduğunu ilan etmiştir. 

Emperyal Rusya ise Sovyetler Birliği’nin mirasçısı olduğu iddiasıyla 31 Mart 1992, “Rusya Federasyonu”nu kurmuş ve Çeçenler tarafından bu federasyonu kuran anlaşma imzalanmamış olmasına rağmen yasadışı bir hareketle 12 Aralık 1993’te oylanan Rusya Federasyonu Anayasası’na “Çeçen Cumhuriyeti” de dahil edilmiştir. 

Akabinde herkesçe malum olduğu üzere Rus askeri güçleri, 11 Aralık 1994’te Çeçen topraklarını işgal etmeye başlamıştır. Aylarca devam eden Rus işgali, Çeçen halkının tek vücut müdafaası ile 31 Ağustos 1996’da Rus güçlerin mağlubiyeti ile sona ermiştir. Ayrıca Rusya Federasyonu ile Çeçen Cumhuriyeti İçkerya arasında imzalanan barış anlaşması ile Rus tarafı Çeçen devletini de “de facto” olarak tanımıştır. 

Yaralarını sarmak isteyen Çeçen halkı 27 Ocak 1997’de yeniden seçimlere gitmiş, uluslararası gözlemciler nezdinde yapılan Devlet Başkanlığı ve Parlamento seçimlerinde Aslan Maskhadov, Çeçen Cumhuriyeti İçkerya Devlet Başkanı olarak seçilmiştir. 

Çeçen toprakları üzerindeki emperyal emellerinden vazgeçme niyeti olmayan Rusya Federasyonu her türlü hukuksuzluğa başvurmuş, bu amacı doğrultusunda kendi halkını dahi katletmekten geri durmamış ve suçu masum-barışçıl Çeçen halkının üzerine yıkarak 1 Ekim 1999 tarihinde yeniden anavatanımızı işgal etmiştir. 

O günden bu yana işgalci Rusya, Çeçen Cumhuriyeti İçkerya topraklarında taş üzerinde taş bırakmamış, ülkenin tüm alt ve üst yapısını tahrip etmiş; masum sivilleri katletmiş, kız kardeşlerimize tecavüz etmiş, erkek kardeşlerimizi kaçırarak gizli hapishanelerde işkenceye tabi tutmuş; soykırım suçunu ve insanlığa karşı suçları işlemiştir. 

Rusya Federasyonu eliyle yürütülen “Devlet Terörizmi” neticesinde on beş yılı aşkın süredir devam eden işgal altında Çeçen halkı 45 bini çocuk olmak üzere 300 bini aşkın birbirinden değerleri evladını yitirmiş; on binlerce sivil geriye kalan yaşamlarını sakat olarak geçirmeye mecbur kalmış ve yüz binlerce sivil de Çeçen topraklarında yaratılan baskı, korku ve şiddet ortamından dolayı anavatanını terk ederek dünyanın dört bir yanında mülteci hayatı sürmeye zorlanmıştır. 

Rusya Federasyonu sadece bu kadarla kalmamış, Çeçen halkının iradesi dışında anavatanımızda bir de “KUKLA” yapılanma oluşturarak bunu “Çeçen Cumhuriyeti Hükümeti” olarak adlandırmaya başlamıştır. İşgal güçlerinin silahlarının gölgesinde düzmece seçimler tertip edilmiştir. An itibariyle Çeçenya’daki bu kukla yapılanmanın başında kendisine verilen senaryoyu oynayan şahıs, bir süre önce Türkiye’ye de gelen “Ramzan Kadirov”dur. Gözünü “para” ve “kan” bürümüş bu piyon Çeçen halkı tarafından seçilmemiş, doğrudan Vladimir Putin tarafından işgal altındaki anavatanımızda kurulan “kukla yönetimin” başına atanmış bir şahıstır. Bu halk düşmanı; Çeçen halkının ortadan kaldırılması için Putin’in verdiği direktifler doğrultusunda ırkdaşlarını kaçırtmakta ve onlara akıl almaz işkenceler yaptırmakta, halen vatanının özgürlüğü için dağlarda mücadele veren özgürlük savaşçılarının akrabalarının evlerini yaktırmakta, insanların dinsel inanışlarına müdahalede bulunmakta, kendisine muhalif olma cesaretini gösterebilen herkesi Çeçenya’da ya da yurtdışında ortadan kaldırtmakta, ülkede yarattığı korku atmosferi ile bir çar edasıyla zevk ve sefa içerisinde hayat sürmektedir. 

Çeçenya’daki kukla yapılanma “12-13 Ekim 2010? tarihleri arasında işgal altındaki anavatanımızın başkenti Grozny’de görünüşte “Çeçen diasporası ve Çeçen toplumunun bütünleştirilmesi” olarak lanse edilen ancak esasta bu kukla rejimin “meşrulaştırılması” gayesini gütmekten başka bir amacı olmayan “Çeçen Halkı Kongresi” düzenleneceğini duyurmuştur. 

Ne acıdır ki Türkiye’de faaliyet gösteren Çeçen derneklerinin bazı üyelerinin de bu “düzmece kongreye” katılacağını öğrenmiş bulunmaktayız. 

Aşağıda imzası olan Türkiye’deki Çeçen diasporası mensupları, sivil toplum kuruluşları ve Çeçen medyasının temsilcileri olarak bizler, 

  • Kuklalar tarafından patronlarının çıkarları doğrultusunda yapılacak bir toplantıya katılmayı reddettiğimizi,
  • Bu toplantıya katılacağını bildiğimiz isimlerin biz Türkiye’deki Çeçen diasporası mensupları adına konuşmaya herhangi bir hakları olmadığını; böylesi bir toplantı için kimseye bizleri temsil etme hakkı ve yetkisi vermediğimizi,
  • DzhoxarDudaev tarafından çizgileri ortaya konulan “Bağımsız” ve “Egemen” Çeçen Cumhuriyeti İçkerya ideasını sonuna kadar destekleyeceğimizi ilan ediyoruz. 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur. 

11.10.2010 – İstanbul 

 

Sayı : 2010 10