Yaklaşık 1 milyon Çerkesi zorunlu göçe maruz bırakan, sadece Adığelerden 500 bin kişiyi öldüren ve Çerkesya’yı yok eden Rusya’nın Başbakanı Putin’in önce Çerkeslerden özür dilemesi gerekir.
Sovyetler Birliği liderlerinden Josef Stalin’nin emriyle, 1940’ta Kızılordu’nun esir aldığı 22 bin savaş esirinin öldürülmesi nedeniyle Polonyalılardan özür dileyen Rusya Başbakanı Vladimir Putin, Stalin döneminde çok sayıda insanın rejim kurbanı olduğunu belirterek “Ölenler, tarihin büyük yalan yarasının uzlaşmayla aydınlatılması için bekliyorlar" dedi. Putin’in 2010’un nisan ayında yaptığı bu jestten yıllar önce de Almanya Başbakanı Willy Brandt 1970’deki Varşova ziyaretinde Polonya gettosu anıtına çiçek koyduktan sonra, herkesin bakışları altında diz çöktü ve faşizm kurbanlarından insanlık adına af diledi. Polonya ise en az Brandt’ınki kadar etkileyici bir jestle karşılık verdi. Brandt`ın önünde diz çöktüğü getto anıtının yakınına kocaman bir Willy Brandt anıtı dikti ve anıtın bulunduğu meydanın adını Willy Brandt Meydanı olarak değiştirdi.
Özür dilemekten ve sorumluluk üstlenmekten kaçınmayan liderler, kuşkusuz insanlık tarihinde önemli bir sayfa açarlar. Ancak Putin’in ki gibi, yalnızca ülke çıkarları ve siyasi gerekçelerin zorunlu kılması nedeniyle yapılan jestler, halen sürdürdüğü totaliter yönetim biçimini ve hiçbir insan hakkı ihlalini örtemeyeceği gibi, Rusya’nın Çerkeslere uyguladığı sürgün ve soykırımı da unutturamaz. Yaklaşık 1 milyon Çerkesi zorunlu göçe maruz bırakan, sadece Adığelerden 500 bin kişiyi öldüren ve Çerkesya’yı yok eden Rusya’nın Başbakanı Putin’in önce Çerkeslerden özür dilemesi gerekir. Çerkes halkı belki Brandt’a yapılan gibi bir anıtını dikmez ama en azından cesareti ve onurlu davranışı nedeniyle gönülden taktir eder. Çünkü soykırım ve sürgünde ölenler de, bizzat kendisinin söylediği gibi ‘Rusya’nın bu büyük yalanının aydınlatılması için bekliyor.’
Sayı : 2010 11
Yayınlanma Tarihi: 2010-12-01 00:00:00