“Uydurma soy isimlerinizden kurtulun”

0
590

Doğup büyüdüğü Türkiye’yi terk ederek anavatanına dönen Huvaj Davut, Maykop’ta yeni bir yaşam kurdu. Kendisiyle onu anavatana taşıyan süreçleri ve oradaki yaşamını konuştuk.

– Öncelikle Türkiye’deki yaşamınıza değinelim, nerede doğdunuz. Ailesel detaylar, okuduğunuz okullar ve çalıştığınız işleri söyler misiniz?
– Ben Adıgeyim, Huvaj sülalesindenim, Hatay Reyhanlı’da 1978 yılında doğdum. Annem Apiş sülalesindendir. Bir kız bir erkek kardeşim var. İstanbul Üniversitesi’ne başlayana kadar Reyhanlı’da okudum. Üniversiteden sonra bir demir fabrikasında sonra da işten çıkarılana kadar Altınyıldız Kumaş Fabrikası’nda çalıştım.

– Anavatana yerleşmeyi ne zamandan itibaren planladınız?
– Adıgey’e ilk olarak üç yıl önce geldim. Ziyaretimin ikinci gününde gelip burada yaşamaya karar verdim.

– Zaman zaman, “Anavatana emekliler ya da işi bozulanlar yerleşiyor” gibi bir algıdan söz ediliyordu. Genç oluşunuz dikkat çekici, bildiğim kadarıyla siz zaten buradayken Türkiye şartlarına göre oldukça iyi bir işe sahiptiniz, değil mi? Sizi anavatana yerleşmeye götüren süreci anlatır mısınız? Hangi amaç ve beklentilerle bu kararı aldınız?
– Adıgey’e gelip burada yaşamanın ne emekli olmakla ne de insanlarının işinin bozulmasıyla ilgisi var, Adıgey’e gelmeniz için, yüreğinizdeki Adıge Heku ve Adıgelik sevgisinin Karadeniz’den daha büyük olması gerekiyor. Adıge dilini kullanmanın, yaşatmanın ilerletmenin ve de Adıge olarak kalmanın Adıgey’de yaşamaktan başka yolu yoktur. Bunu düşündüğüm için geldim.

– Anavatanda ne iş yapıyorsunuz? Yaptığınız işi önceden mi programladınız, yoksa gidince mi? Sorunlar yaşadınız mı?
– Gelmeden önce ne iş yapacağımla ilgili ciddi bir planım yoktu, herkes nasıl yaşıyorsa ben de öyle yaşarım dedim, şu anda bir gümüş ve hediyelik eşya dükkanım var.

– Anavatana yerleşip evlendiniz. Maykop’ta mı yaşıyorsunuz? Bir süredir oradasınız. Süre belki kısa ama beklentilerinizden farklı çıkan şeyler yaşadınız mı?
– Evet, evlendim. Maykop’ta yaşıyoruz. Gerçeği söylemek gerekirse hayat kolay değil, ama çok da zor değil. Vatanda olmak bana güç veriyor, onun için mutluyum.

– Anavatandan diasporaya bakmak nasıl bir duygu? Farklılıklar, benzerlikler?
Samimiyetsiz. “Çok laf, az iş” en çok diaspora Adıgelerini tanımlıyor. Herkes Adıge dilinin kaybolmasından şikayetçi ama bu kadar imkana rağmen Adıgece öğrenen yok. Adıge vatanını, kahramanlıklarını, vatanseverliklerini, öve öve bitiremiyorlar ama şuraya gelip bir işin ucunu tutan yok. “Biz Adıgece öğrenmeyelim, konuşmayalım çünkü çok işimiz var, çok yoğunuz ama Adıgece yok olmasın. Biz Adıgey’e gidip cephede yerimizi almayalım ama Adıgey’de çok nüfus olsun. Adıgey hep var olsun” Genel eğilim bu.

– Türkiye’den daha önce anavatana yerleşenlerle görüşüyor musunuz? Onlar diasporaya nasıl bakıyor?
– Evet, onlar da aynı düşünüyor.

– Anavatanda da bir asimilasyon yaşandığını düşünüyor musunuz?
– Evet, çoğunluk Rusça konuşuyor burada, bunun biraz da nedeni, okullarda ve üniversitede eğitim dilinin Rusça olması.

– Aileniz kararınızı nasıl karşıladı?
Buraya gelirkenki beklentilerimi beğendiler, destek oldular ve sevindiler.

– Diaspora gençlerine mesajlarınız?
– Ruhunuzun huzur bulması için; Adıgece öğrenin, TC devletinin size sizi unutturmak için uydurup verdiği “uydurma” soy isimlerinizden kurtulun, gerçek soyunuzun ismini, “soy isminizi” alın. Adıgeliğinizi unutmayın. Adıge ile evlenin. Vatana gelin.

– Jıneps’e dair?
– Keşke Jıneps Adıgece bir gazete olsaydı. Bir gün Adıgece olmasını arzu ediyorum. Size çok teşekkür ediyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz