Tanıklıklar

0
474

Tanıklıklar
Sürgün sonucunda Çerkesya’nın yerli halkının neredeyse tamamı Kafkasya dışına atıldı

Sürgün sonucunda Çerkesya'nın yerli halkının neredeyse tamamı Kafkasya dışına atıldı. Üstelik bu vahşet sırasında dağlıların yaklaşık yarısı yaşamını kaybetti. Rusya Çarlık yönetiminin 19. yüzyılda Kafkasya'da üstlendiği çirkin rolü ve Adıgelere karşı soykırım uygulamaları düşünülürse, tarihin acı olaylarını yeniden karıştırmamak ilkesi belki de başlıca argüman olacaktır. Ne var ki biz bu görüşe katılmıyoruz ve söz konusu savaş konusunda şu ilkeyi tercih ediyoruz: "Tatlı yalandan, acı gerçek iyidir" Tarihi geçmişin gerçeklerini çarpıtmak, önyargılı yorumlarla değerlendirme yapmak, günlük çıkarlar uğruna tarihteki feci, olumsuz ve hassas konuları yumuşatmak ve görmezden gelmek er veya geç felakete yol açmaktadır. Ahlak açısından gerçeği saklamak her iki tarafı aşağılar, Özellikle de gerçekten korkanı küçük düşürür, öte yandan bu şekilde gerçeği gizlemek gücün değil güçsüzlüğün göstergesidir.

Tamara Polovinkina

 

General Zass için yerliler, "şeyatan" deyimim kullanmıştı. Lorer, Zass hakkında şöyle diyor: "Konuşma sırasında Zass'a dedim ki; senin savaş yöntem ve uygulamalarını kabul et-mek mümkün değil. Fakat o, bedeli ne olursa olsun, Rusya'nın Kafkasları, mutlaka fethetmeye kararlı olduğunu söyledi. Biz düşmanlarımızı korku ve şiddetten başka neyle ve nasıl yenebiliriz! Bu işte insanseverlik yürümez. Zaten A.P. Yermolov da hiç acımadan asıp keserek, yakıp yıkarak, köyleri yok ederek bizden de ileri gitmiştir. Şimdiye kadar onu dağlarda korkuyla hatırlıyorlar ve çocukları korkutmak için onun ismini kullanıyorlar. Evet Zass'ın anlattıkları sadece laf değildi. Proçnoye tabyalarında yaptırdığı koruganda Çerkeslerin kafalarını kestirip mızraklara taktırmıştı ve rüzgar kesikbaşların sakallarıyla oynuyordu… Bu iğrençliğe ve vahşiliğe tahammül etmek imkansızdı."

(Russkiy Arkhiv Dergisi, 1847) Ali Kasumov — Haşan Kasumov

Sayı : 2014 05

Yayınlanma Tarihi: 2014-05-10 00:00:00