1915 Ermeni Soykırımı’nda yaşamını yitirenler, soykırımın 100. yılında binlerce kişi tarafından Taksim’de anıldı. Katledilenler anısına kırmızı mumların yakıldığı anmada, “Şimdi sıra devlette; karşılıklı acılardan söz eden taziyeler değil, özür bekliyoruz. Özür dileyin. 100. yıl yüzleşmek için bir fırsattır, yüzleşin!” denilerek soykırımla yüzleşme çağrısı yapıldı.
Ermeni Soykırımı’nı Anma Platformu öncülüğünde, soykırımın 100. yılı dolayısıyla İstiklal Caddesi’nde bulunan Fransız Konsolosluğu önünde gerçekleştirilen etkinliğe Rakel Dink, soykırımda yaşamını kaybedenlerin yakınları, Avrupa ve Anadolu’da yaşayan Ermeniler, HDP İstanbul milletvekili adayları, sanatçı Ferhat Tunç, Ermeni Genel Hayırseverler Birliği (AGBU) temsilcileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. Ermenice, Türkçe, Kürtçe ve İngilizce, “100. yılda soykırımla yüzleş” yazılı pankart ile soykırım kurbanlarının fotoğraflarının bulunduğu pankart açılan anmada, yaşamını yitirenler anısına kırmızı mumlar yakılarak, kırmızı karanfiller taşındı. Sürgün edilen Ermeni aydınları, katledilen Hrant Dink ile Sevag Balıkçı’nın fotoğraflarının da taşındığı anmada, anmaya katılanların siyah kıyafetlerinin yakasına taktığı ve renkleriyle geçmişi, bugünü ve geleceği simgeleyen ‘unutmabeni çiçeği’ dikkat çekti. Anma, Nor Zartonk öncülüğünde Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen kitlenin konsolosluk önüne yaptıkları yürüyüşün ardından soykırımı sembolleyen 19.15’te başladı.
“Adalet istiyoruz”
Evrensel’de yer alan habere göre, anmada ilk olarak Ermeni Soykırımı’nı Anma Platformu üyesi ve aynı zamanda soykırım mağduru olan Heghnar Watenpaugh konuştu. Watenpaugh, 24 Nisan’ın, insanlık tarihinde yaşanan en karanlık olaylardan biri olan soykırımın yıldönümü olduğunu aynı zamanda da dünyanın dört bir yanındaki Ermenilerin hayatta kalışını ve muazzam direnme gücünü kutladığı gün olduğunu söyledi. Büyükannesi soykırım mağduru olan Watenpaugh, ailesinin sürgün ile geçen yıllarını ve kayıplarını anlatarak, “Adalet istiyorlar, adalet istiyoruz. Bugün burada dünyanın dört bir yanından inkara karşı durmak için gelmiş olan Ermenilerle birlikteyiz, acılarımızın telafisi ve haklarımızın iadesine yönelik arayışımızda bizlere destek veren Türkiyelilerle birlikteyiz” dedi.
Akdeniz’e bakan Hıdırbey köyünde yaşayan ve sürgünü kabul etmeyerek üç çocuğuyla birlikte Musa Dağı’na tırmanan büyükannesi Varter Kojanian’ın soykırımdan bu şekilde kurtulduğunu ve kendisinin de onun sayesinde hayatta olduğunu anlatan Watenpaugh, “Sevgili dostlar; haydi gelin sil baştan başlayalım. Büyük büyükannem gibi hep birlikte dağlarımıza tırmanalım. Bizler için çalan çanları dinleyelim. Gelin hep birlikte adalet için çalışalım” diyerek sözlerini sonlandırdı. Ardından konuşan AGBU Avrupa Temsilcisi Nicolas Tavitian da, soykırımla yüzleşme çağrısı yaptı.
“Yüzleşin”
Ermeni Soykırımı’nı Anma Platformu adına yapılan basın açıklamasını ise platform üyesi Nurcan Kaya okudu. Konuşmasında yüzleşme vurgusu yapan Kaya, soykırımın 100. yılında yüzleşmenin gerçekleşmesi için yürütülen mücadelenin 1915 yılında katledilen yüz binlerce insana karşı vicdani sorumluluk olduğunu belirterek, “Bu yüzleşmenin gerçekleşmesi için çabalamak yanı başımızdan kopartılıp alınan halkların anısını yaşatmak için bir sorumluluktur. Yüzleşmenin gerçekleşmesini sağlamak Hrant Dink’e, Sevag Balıkçı’ya, Maritsa Küçük’e olan borcumuzdur. Kendi vicdanımıza karşı olan borcumuzdur” ifadelerini kullandı.
Kaya, “Şimdi sıra devlette; karşılıklı acılardan söz eden taziyeler değil, özür bekliyoruz. Özür dileyin. 100. yıl yüzleşmek için bir fırsattır, yüzleşin!” çağrısında bulundu.
Irkçı bir grubun attığı sloganlar nedeniyle kısa süreli gerginliğin yaşandığı anma, konuşmaların ardından Ermenice ağıtlar eşliğinde sonlandırıldı. (Demokrat Haber)