Abhazya Zafer Bayramı

0
512

Psatha, dünyadaki cenneti Kafkasya’yı, biz Çerkeslere vatan olarak verdiğinde ona sahip çıkmanın bu kadar güç olacağını bilemezdik. Efsane Kaf Dağı bizlere sunulurken, tarihimiz boyu zirvelerinde dolaşmak arzusuyla yanıp tutuşacağımızı ve nesiller boyu vatan hasreti çekeceğimizi ise bilsek bile kabullenemezdik.
Çerkeslerin vatanlarında uzun yıllar sürdürdüğü direniş 1859 yılında Ruslar tarafından kanlı bir şekilde bastırılmıştı. Direnişten sağ kurtulan Çerkeslerin Osmanlı topraklarına sürülmesi, Osmanlı politikalarına da uygun düşüyordu. Bu nedenle 1859-1879 yılları arasında yaşanan büyük sürgünde 2 milyon Kafkasyalıdan 1,5 milyonunun Osmanlı topraklarına yerleştiği biliniyor. Binlerce insan sürgün sırasında dramatik bir şekilde hayatını kaybetti. Bu sürgünde Abhaz halkının da %60’ından fazlası topraklarını terk etmek zorunda kaldı.
Yıllar sonra sürgünün çocukları kendi halkıyla birlikte hiç görmediği anavatanını işgalcilerden kurtarmak için savaştı ve 30 Eylül 1993’de bir zafer kazanarak özgürlüğü tattı. Anavatanımızda bayrağını dalgalandırdı. 1994’ten 2000’li yıllara kadar Abhazya, uygulanan ambargoyla dünyadan tecrit edilmesine rağmen, ambargonun ardından ekonomiye büyük katkılar sağlayan bir turizm bölgesine dönüştü. 2008 yılında resmen tanınmadan önce anayasası, bayrağı ve seçilmiş parlamentosu, sivil toplum örgütlenmesiyle bir devlet niteliği vardı zaten. Ağustos 2008’de Rusya Federasyonu’nun ardından beş ülke daha Abhazya’nın bağımsızlığını resmen tanıdı. Böylelikle Abhazya uluslar arası siyasi sisteme dâhil oldu. Ancak sırtını ABD’ye dayayan Gürcistan’ın bütün bunları kabulleneceği ya da Rusya’nın bugünkü pozisyonunu değiştirmeyeceği garantisi yoktur. Bu nedenle Abhazya Cumhuriyeti, topraklarında yaşayan Ermeni, Rum, Rus, Çerkes ve diğer halklara hoşgörülü bir şekilde yaklaşırken, devlet olarak da kaderini belirleme, sınırlarını ve varlığını koruma konusunda kendi önlemlerini almayı amaç edinmelidir. Diaspora Çerkesleri de bu cumhuriyeti sonuna kadar desteklemelidir. Türkiye’de yaşayan Çerkesler olarak bizlerin beklentisi de Kurtuluş Savaşı’nda bu toprakların özgürlüğü için savaşan Çerkeslerin unutulmaması ve Gürcistan’ın emperyalist ve bölge barışına ters düşen hareketlerinin desteklenmesinden vazgeçilmesidir. Türkiye, bu toprakları canı pahasına sonuna kadar savunmuş, bu ülkede farklı bir etnik yapı olarak demokratik haklarını yalnızca legal yollardan arayan Çerkesleri küstürdüğünün farkında mıdır?
“Umudu tükenenin atı koşmaz” der, bir Çerkes atasözü. Abhazya zaferi, umutları yeniden yeşertti.
“Savsırıko ateşi tanrılardan geri aldı, Nart atlılarının önüne düşüp onu insanlara götürdü. Aydınlığı, sevinci, bereketi, barışı ve umudu…”
Abhazya Zafer Bayramı kutlu olsun.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz