Cemil Biçer
“Çarşamba Köprüsü, antik İris Nehri’nin denize dökülmeden önceki son durağıdır. Kösedağ’dan doğan ve Anadolu coğrafyasını kıvrım kıvrım dolanan bu nehrin havzasında yaşamış kadim halkların, binlerce yıllık yaşanmışlığının senfonisidir bu rapsodi.
Kâh bir bozkır türküsü olur, kâh bir Adige woredi, kâh bir Alevi nefesi… Ama nakaratları ortaktır; her koşulda yaşadıkları, çilelerinin ve dertlerinin ortaklığı gibi… Anadolu halklarının ortak feryatlarını dinliyorum Çarşamba Köprüsü’nde… Ağlıyorum, gözyaşlarım birer kor parçası gibi düşüyor Yeşilırmak sularına…”