Son dönemde insan haklarına dönük baskıları yorumlayan İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “İktidar kendinden kaynaklı ihlallerin belgelenmesinden korkuyor” ifadelerini kullandı.
Büyükada’da mesleki faaliyet toplantısının basılıp hak savunucularının gözaltına alınıp tutuklanmasının ardından son dönemde hak savunucularına dönük baskılar arttı. İstanbul’da önce Kadıköy, sonra da Beşiktaş’ta açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yapılan eylemlere polis saldırırken, aralarında İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri ile şube yöneticilerinin de olduğu çok sayıda hak savunucusu gözaltına alındı. Çeşitli yerlerinden darp edilen 41 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Evrensel’den Cansu Pişkin’in haberine göre, son dönemde hak savunucularına dönük baskıları değerlendiren İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, yaşananları ‘Kabul edilemez’ olarak niteledi.
“İnsan hakları savunucuları devletten kaynaklı ihlalleri belgeleyip, raporlar” diyen Türkdoğan, “Türkiye’de iktidar ihlallerin belgelenip, raporlanmasını istemiyor. Buradan anlıyoruz ki iktidarın kapalı bir toplum özlemi var. İçeride her şey yapılacak ama bunlar dışarı da duyulmayacak” ifadelerini kullandı.
“Hak savunucularına dönük bu saldırılar dünyaya meydan okumadır” diyen Türkdoğan, Türkiye’de iktidarın, yargının ve emniyetin uluslararası sözleşmeleri tanımadığını söyledi.
“Hak savunucularına bunlar yapılırsa herkese her şey yapılır” diyen Türkdoğan şu ifadeleri kullandı: “Asıl önemlisi yetkililer hak savunucularına nasıl davranacağını bilmiyorsa Türkiye’nin işi bitmiş demektir. Aslında bilmemesi imkansız. Meclis’te bile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu var. Bunlardan anlıyoruz ki bu kurumlar artık göstermelik. İnsan hakları savunucularına dönük bu saldırıların sıradanlaşması kabul edilemez. Bütün bu yaşananlardan sonra anlaşılıyor ki, Türkiye’de insan haklarının korunması konusunda ölçü kalmadı. Tipik bir otoriter devlet altında yaşadığımızın kanıtı.”