Gerek Türkiye’de gerekse tüm dünyada diş hekimlerinin tamamına yakını kliniklerini kapattılar. Çünkü hiçbir klinik belirti göstermeyen bir COVID-19 hastasından kendilerini, çalışma arkadaşlarını ve hastalarını koruyabilecekleri koruyucu donanıma sahip değiller. Tüm dünyada bu donanımlar, hayatlarını hiçe sayarak COVID-19 hastalığı ile bire bir hasta temaslı olarak çalışan sağlık kahramanlarına ayrılmış durumda.
Diş hekimliği, her hastayı AIDS, hepatit veya tüberküloz kabul ederek çalışır on yıllardır. Zira bazen hasta taşıyıcıdır bilmez, bazen ise yaratacağı gerginliğin farkındalığı ile söylemekten çekiniyor olabilir.
Ama bu defa işler farklı. COVID-19 viral enfeksiyonu, havada asılı kalabilen mikro-damlacıklarla bile bulaşabiliyor, bu da diş hekimlerini ve yardımcı personelini skalada en riskli meslek grupları arasında konumlandırıyor. Hasta insanları evlerinden alıp hastaneye taşıyan ambulans ekipleri, COVID-19 riski açısından bizlerin epey aşağısında.
Haklı sebepleri sıraladıktan sonra gelelim COVID-19 günlerinin ağız diş sağlığı açısından olası etkilerine…
Bugünleri evde oturarak geçirme lüksüne sahip olanların tamamı, özbakımı askıya almış veya sekteye uğratmış durumda.
Tüm günü veya haftayı aynı kıyafet ile geçirenler var değil mi aramızda?
Herkes aldığı kilolardan şikâyetçi. Yenilen öğün sayısı artarken, her öğünde tüketilen gıdanın kalitesi de iyice dibe vurdu. Bol miktarda atıştırmalık abur cubur, şekerlemeler ve asitli içecekler.
Yapmayın.
Bırakın diş sağlığınızı, bağışıklık sisteminiz nasıl beslendiğiniz ile yakından ilişkili.
Yataktan kalkıp üzerinizi değiştiriyor musunuz merak etmiyoruz elbette. Ama biz diş hekimleri, sizlere fayda sağlayamadığımız şu günlerde, ağız diş sağlığınıza göstermiyor olabileceğiniz ilgiden dolayı son derece kaygılıyız. Hani biraz düşünsek tansiyonlarımız yükseliyor bizlerin diyeyim, siz anlayın.
Yapmayın.
“Sağlık ağızdan başlar” ve bu, laf olsun diye söylenmiş klişe bir söz değildir. Her öğün sonrası mutlaka uzun uzun fırçalayın dişlerinizi. Düşünsenize, her atıştırma sonrası kalkıp yerinizden diş fırçalamak için banyoya gitseniz, her gün fazladan kaç yüz adım.
Tüm çabanıza rağmen yine de diş sağlığı problemleri yaşayabilirsiniz. İşte bu gevezeliğin arasında evde bu sorunlarla nasıl baş edebileceğinize dair, sizi bilgilendirmek aslında amacımız.
Haydi ele alalım bu olasılıkları…
Dişlerde hassasiyet
“Ne yersen ye, asit yapar ağzında” sözü, dünya reklam tarihinde söylenmiş en doğru slogandır bana sorarsanız. Hani zaman zaman evin duvarına bile kocaman bir tabela yaptırıp asmaya yeltenirim, engel olur anamın gelini.
Sizin, benim, hepimizin ağzı, milyarlarca bakteriye ev sahipliği yapar. Hayatın gerçeği, panik yok!
İşte bu mikroorganizmalar, temizlemediğiniz veya temizleyemediğiniz besin artıklarının üzerine kümelenerek “bakteri plağı” bir birikinti oluştururlar. Bir nevi, dünyanın en büyük ve lezzetli ziyafet sofrasına üşüşmüş canlılar topluluğu olarak düşünün manzarayı. İşte bu canlılar topluluğu karınlarını doyurup sofradan kalktıklarında sayıları birkaç katına çıkmıştır ve geride bıraktıkları kirliliğin tam anlamıyla adı ise asittir.
İşte bu asit, dişlerinizin kalsifiye dokusunu çözerek, “asit erozyonu” dediğimiz hasarı oluşturur ki bunun size faturası ise “diş hassasiyeti”dir. Bir de üstüne asitli içecekler tüketiyorsanız, vay halinize!
Öte yandan bu bol kaygılı günlerde hemen herkesin müptelası olduğu “diş sıkma” alışkanlığı da, özellikle dişlerin dişeti kenarlarında oluşturduğu mikro çatlaklar nedeni ile diş hassasiyetinin önemli bir nedenidir.
İşler yoluna girdiği zaman biz daha iyi çözümler getirebiliriz; ancak o güne kadar, diş hassasiyeti için üretilmiş bilindik markaların diş macunlarını kullanabilirsiniz. Ama işte önemli ipucu geliyor: Dişlerinizi uzun uzun bu ürünlerle ve bastırmadığınız orta sert fırça ile fırçaladıktan sonra bu macunlardan bir nohut tanesi kadar parmağınızın üzerine sıkıp, sonra parmağınız ile bu alanlara iyice yedirerek masaj yapın. Özellikle akşam yatmadan önce bunu yapın ve ağzınızı çalkalamadan koyun başınızı yastığa. Sabah, eğer tüm gece diş sıkmadıysanız, çok daha iyi uyanacaksınız.
Diş ağrısı
Bugünlerde diş ağrısı için verebileceğimiz ilk tavsiye, maalesef ağrı kesici kullanımı:
Ağrıyan dişinizin içinde bulunduğu duruma göre, basit bir parasetamol (Minoset, Termalgine, Calpol, Parol vs.) ağrınızı geçiriyor olabilir. Ancak yeterli konfor sağlayamadığınız durumda nonsteroid antienflamatuar ilaçlara başvurabilirsiniz. İşte bu noktada, bilimsel bir ispatı olmamasına rağmen, üzerindeki klinik şüpheyi bertaraf etmek amacı ile ibuprofen içeren ilaçlardan uzak durmakta fayda var. Ne de olsa bol miktarda alternatifi var. Diklofenak (Cataflam, Dikloron, Dolorex, Voltaren vb.) veya Naproksen Sodyum (Apranax, Aprol vb.) içeren ilaçlar son derece güçlü ve etkili ağrı kesicilerdir. Tam da bu noktada önemle hatırlatmakta fayda var, bu ilaçlar mide ile iyi geçinmezler, dolayısıyla gastrit, ülser vs. gibi problemleri olan insanlar tarafından kullanılmamalıdır. Öte yandan dünyanın en sağlam midesine sahip olsanız bile asla aç karına alınmamaları gerekir.
Dişetlerinde kanama
Hani adının “bakteri plağı” olduğunu söylediğim şu ziyafet sofrası var ya, işte o, dişeti kanamasının en büyük nedeni. İnatla ve özenle, uzun uzun fırçalayın dişlerinizi. Mutlaka diş ipi kullanın ek olarak. Bakterileri aç bırakın ve sayılarının azalmasını sağlayın. Fark edeceksiniz düzelmeyi.
***
Fark ettim ki yazdıkça yazıyorum, iyiden düştü yine çenem.
Bu yazıyı çok fazla uzatmak mümkün. Hani yazarım hiç üşenmeden onlarca sayfa dolusu.
Ama korkarım kafanızı karıştırmaktan.
Belki de tam da bu yüzden, “online diş hekimliği”, “WhatsApp diş hekimliği” veya adını siz koyun, yeni bir pratik girdi hayatlarımıza.
Normal şartlarda “hadi canım” der, kıvırırız burunlarımızı ama bugünlerde birçok sorunu, geçici olarak da olsa, bize ulaşan hastalarımızla konuşarak çözüyoruz.
Bugünlerde, hiç olmadığımız kadar hoşgörülüyüz günün en olmadık saatinde gelebilecek en garip sorulara.
Doğru soruları sorup, doğru tavsiyelerde bulunuyoruz.
Gerekirse evlerimizden yazdığımız reçetelerle rahatlatıyoruz hastalarımızı. Bu dönemde eczaneler de anlayışla karşılıyor WhatsApp üzerinden gönderilmiş reçeteleri.
Yani karatmayın enseyi ve sağlıklı kalın. Bu günler geçecek, kurtuluş yakın…
Dr. Dt. Janberd Dinçer
Ağız, Diş, Çene Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı
Ya çok özür dilerim,
Sert kuruyemişlerin dişlerinizi kolayca kırabileceğinden, dolgularınıza zarar vereceğinden bahsetmiş miydim?