Savaşan Kafkasya kadınları

0
1704

Geçmişte, Kuzey Kafkasyalı kadınlar dörtnala koşan at üzerinde ok atar ve attıkları ok hedefi bulurdu. Kadınlar ava gider ve çiftlikteki tüm ağır işleri yaparlardı.
Nart destanlarındaki Kafkasya kadınlarında anaerkilliğin tüm izlerine rastlanır.

1925’te yayımlanan “Kafkasya Halklarının Yaşamı ve Oyunları” başlıklı makalenin yazarı A. Pasynkov, “Tüm milis sistemleriyle anaerkillik düşüncesini güçlendiren Amazonların içinde yer alan Terek kızlarına dair tarihsel veriler değerlendirilmiştir (mesela erkek yerine kadın egemenliği). Amazonlar erkek çocukları babalarına gönderdiler” diye yazmıştır.
Mihail Yuryeviç Lermontov, “İsmail Bey” şiirinde İsmail Bey’in müfrezesinde savaşlara katılan Zara adlı bir kadın karakterden bahseder. Zara karakteri tarihsel anlamda akla yatkındır: Dağlı kadınlar, savaşlarda erkek kardeşleri, babaları ve kocalarıyla el ele savaştılar.

E.G. Weidenbaum’un “Tiflis Broşürü” adlı gazetenin resimli ekinde yayımlanan bir makalesine istinaden bir yazı kaleme alan Prof. L.P. Semenov, “1842’de Yandyrka Köyü (İnguşetya Yandere) yakınlarında esir alınan dağlılar arasında erkek kıyafeti giymiş bir kadın vardı. On yıldan fazla süredir savaştığı ortaya çıktı. Kadın, ulusal savaş kostümüyle Çar Nikolay için yapılan bir gösteriye götürüldü. Sonrasında da Groznaya (bugünkü Grozni) Kalesi’ne gönderildi” diyor.

Hem iş hem de savaş konusunda erkeklerin en büyük yardımcısı olan Çeçen ve İnguş kadınlarının fiziksel gücü, cesareti ve askeri becerileriyle ilgili bilgiler, dağlıların ortak hafızalarında nesilden nesile geçmiştir. SSCB’nin en yaşlı insanlarından biri olan, Açhoy Martan’da yaşayan Arsgiri Hazita, kadınların savaşa katılımıyla ilgili ilginç bir olaydan bahsetti. Kevsurların Argun Nehri yakınlarındaki Çeçen köylerine saldırıları döneminde köylerin erkekleri sefere çıkmış. Büyükbaş hayvan sürüsüne el koyan Kevsurlar sonrasında köyü zapt etmiş ve köylüleri esir almaya karar vermiş. Kevsurlarla çatışmaya giren kadınlar hem hayvanlarını geri almış hem de saldırganların bir kısmını esir almış. Hazita’nun anlattığına göre kadınlar at sırtında savaşa girmiş.

Dağlarda ve ormanlarda zorlu doğa koşullarında yaşayan ve devamlı saldırıya hedef olan Çeçenler ve İnguşlar savaşa her zaman hazır olmalıydı. Kadınlar da hem doğaya hem de düşmanlarına karşı savaşan erkeklerin yanındaydılar. Geçmişte kadın ve erkeklerin eşitliğine dair yayımlanan eserlerin yanı sıra masal ve efsaneler de birçok bilgi barındırmaktadır.
(nochchalla.com)

Çeviri: Serap Canbek

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz