‘HDP özelinde Türkiye’deki muhalefete baskı’ başlıklı karar tasarısı Avrupa Parlamentosu’nda (AP) kabul edildi.
Tasarıda, milletvekillerinin Türkiye’ye, çoğulculuğun sağlanması, toplanma ve ifade özgürlüğüne saygı gösterilmesi için çağrı yaptığı bildirildi.
“Çoğulculuğa darbe vuracak ciddi bir hata”
AP’deki siyasi grupların ortak tasarısında, HDP ve muhalefet partilerine baskı uygulandığı ve bu durumun kınandığı, AP milletvekillerinin Türk hükümetinden buna son vermesini istediği belirtildi.
HDP’nin kapatılması istemiyle açılan davanın kınandığı ifade edilen tasarıda, partinin yasaklanmasının orta vadede ‘çoğulculuğa darbe vuracak ciddi bir hata’ olacağı savunuldu.
“Yasalar uluslararası standartlarla uyumlu hale gelmeli”
Türkiye makamlarından, HDP’ye karşı kışkırtıcı söylemden kaçınılmasını ve parti yetkililerinin korunması için önlemler alınmasını talep eden AP milletvekillerinin tasarısında, Türkiye’ye, terörle mücadele yasalarını uluslararası standartlarla uyumlu hale getirmesi çağrısı yer aldı.
AP üyeleri, HDP’li bazı milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını kınadıklarını, Anayasa Mahkemesi’nin Ömer Faruk Gergerlioğlu hakkındaki kararını ve tahliyesini ise memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
“AİHM kararları uygulanmalı”
Tasarıda ayrıca, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutukluluklarının kınandığı, Türkiye’nin AİHM kararlarını uygulaması istendiği ifade edildi.
CHP’ye yönelik baskıların da arttığı savunulan ve bundan endişe duyulduğu kaydedilen tasarıda, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılması talebinin kınandığı, ayrıca hasmane ortamın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener gibi muhalefet liderlerini etkilemesinin dikkati çektiği belirtildi.
Karar tasarısında, milletvekillerinin Türkiye’ye, çoğulculuğun sağlanması, toplanma ve ifade özgürlüğüne saygı gösterilmesi için çağrı yaptığı kaydedildi.
Tasarıda, “Avrupa Parlamentosu, dış politika konularındaki iyileşmenin dışında, Türkiye’ye sunulacak pozitif gündemdeki herhangi bir ilerlemenin ülkede insan hakları ve hukukun üstünlüğü ile ilgili gelişmelere bağlı olması gerektiğine inanmaktadır” ifadesine yer verildi. (Sputnik)