Şanlıurfa’da 11 Haziran’da kaybolan 12 yaşındaki Abdulbaki Dakak, zorla gönderildiği kaçak medresenin yanındaki ahırda 14 Haziran’da asılı halde bulundu.
Sekiz kardeşin en küçüğü olan Dakak’ın gönderildiği medresenin Semerkand Vakfı’nın denetiminde olduğu iddia edildi. Diyanete bağlı olmayan bu medresenin, fahri bir köy imamı tarafından idare edildiği belirtildi.
Dakak’ın cenazesi, otopsi işlemlerinin ardından Ceylanpınar’da toprağa verildi.
Şüpheli ölüm
Ailesi Ceylanpınar ilçesinde yaşayan Dakak, Eyyubiye ilçesinin Beşat Köyü’nde, köyün mezarlığının içinde inşa edilen medresede, akranı olan 19 çocukla beraber yatılı olarak kalıyordu.
Gündüzleri örgün eğitime giden çocuk hakkında, Menzil tarikatı müridi olan ailesinin baskısıyla medreseye devam ettiği, yatılı olarak kaldığı medreseden birçok defa kaçmaya çalıştığı ve bu yüzden ailesinden çok baskı gördüğü iddiaları öne sürülüyor.
Dakak’ın eğitim gördüğü kaçak medrese olayın ardından kapatıldı. Medresede eğitim gören öğrenciler ailelerine teslim edilirken, görevli imam gözaltına alınmasının ardından serbest bırakıldı.
Aile şikâyetçi olmadı
Kollarında ve ensesinde sıyrıklar tespit edilen Dakak’ın ön otopsi raporundaki ‘toksikoloji’ vurgusu dikkat çekti.
Ailenin şikâyetçi olmadığı olayla ilgili olarak Şanlıurfa Barosu, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede çocuğun ölümüne ilişkin kamu davası açılması için iddianame hazırlanmasını talep etti.
Baro ayrıca Şanlıurfa Valiliği, İl Müftülüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve çocuğun eğitim gördüğü kursun sorumluları hakkında suç duyurusunda bulundu.
Konuyla ilgili baro başkanlığından yapılan açıklamada, “12 yaşındaki bir çocuk elektrik kablosunu nasıl temin etti, düzeneği nasıl hazırladı veya olayın vuku bulduğu ahır, kursun hemen yakınında olmasına rağmen buraya neden bakılmadığı ya da neden göz ardı edildiği hususlarının da etraflıca araştırılmasını talep etmekteyiz” denildi.