Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Abhazya’da neler oluyor?

Abhazya
Abhazya
Abhazya
Abhazya
Abhazya

Abhazya canlar ülkesi. Derin tarihi geçmişi ile günümüze dek yaşadıkları coğrafyada savaştan yeni çıkmış, yorgun, yaralarını yeni tedavi etmeye çalışan, dilini, kültürünü, varlığını yaşatmaya çalışan Abhazya Cumhuriyeti.

Hepimizin diasporada gözümüzün bebeği gibi korumaya çalıştığımız bu cumhuriyet şimdi tehdit altında. Kuruluşundan bu yana demokratik bir sistem içinde meclis kararları ve seçilmişlerle yönetilen bir cumhuriyet. Tüm dünyada küreselleşmenin ve vahşi kapitalizmin yeni pazar alanı olma yolunda. Abhazya Parlamentosu’nda temmuz ayının sonuna kadar görüşmeye açılan “Apartman Kanunu” yasa teklifi Abhazya’nın geleceğini ipotek altına alacak nitelikte. Sömürü sisteminin yeni kazanç kapıları aradığı bir dönemde Abhazya’da yabancı sermayenin girişine izin vererek tam 30 bin konutun yapılmasını ve yabancılara satılmasını öngören bir yasa teklifi. Bu tam 150 bin kişinin Abhazya’ya girişi ve bu ülkeden konut alarak ortak edilmesinin uygulanmasına yönelik bir proje.

Hepimizin bildiği gibi Abhazya devletinin nüfusunda yer alan halklar arasında ne yazık ki Abhazlar çoğunlukta değil. Bunun geçmişe dönük birçok sebebi var. Toplam nüfus üzerinden değerlendirdiğimizde yeni yapılacak konutlara yerleşecek yabancı nüfus, ülke nüfusunun % 50-55’i gibi bir çoğunluğa sahip olacak niteliktedir. Dünya siyaseti içinde her an karıştırılmaya müsait olan Kafkasya cephesi içinde, Karadeniz’e kıyısı olarak en önemli bölgede yer alan Abhazya’nın bu riskten kurtulması da mümkün değildir. Son yıllarda yaratılan Kafkasya politikaları içinde bağımsız bir cumhuriyet ile sahnede yer alan Abhazya’nın, geleceğini tayin edecek olan parlamentosu bu karara mutlaka karşı çıkmak zorundadır. Tarihin geçmişi içinde (Filistin-İsrail ve Türkiye’de konuşlandırılan yabancılar) yaşanan gerçekleri görmemek mümkün değildir.

Henüz yaraların kanının dahi kurumadığı, Gürcistan savaşı sonunda çok ciddi kayıplarla kurulan bu bağımsız cumhuriyet, sözde demokratik kural ve kararlar ile yok edilemez. Başta Sohum olmak üzere kentin planlanması adına yeni imar alanlarının açılması ve planlı kent olgusuna yönelik çalışmaların yürütülmesi sürecine yönelik detaylı bir çalışmanın yapıldığı kanaatinde değilim. Sovyet döneminden kalan mirasın dahi, kentleşme adına çok planlı kullanılmadığını da gözlemledim. Bütün bunların yanında Sohum başta olmak üzere tarihi ve kültürel mirasın korunması, kent belleğinin yitirilmemesi, gelecek kuşaklara bu değerlerin aktarılması adına yapılacak çok iş var. Abhazya, tarihi ve kültürel değerlerinin dışında dünyada bozulmamış orijin bir doğaya sahip ender yerlerden biridir. Böyle değerli bir alanda ‘ben yaptım oldu’ politikaları ile bu ülkenin yarınlarını karartacak kararların alınması ihanet olur. Dün bağımsızlık adına nasıl mücadele ettiysek bugün de aynı mücadeleyi Abhazya’yı yabancı sermayeye peşkeş çekecek kararlar için sürdürmeliyiz. Acımasız kapitalizm Abhazya’yı yok eder, bitirir, parasını kazanır ve çeker gider. Bunun bedelini ödemek çok kolay olmaz. Bu bölgede egemen güçlerin savaşında Abhazya arenaya çevrilmemeli. Egemen güçlerin kazananı kim olursa olsun Abhazya her zaman kaybedecektir.

Şimdi birlik ve beraberlik zamanı. Bu yasa tasarısının Abhazya Parlamentosu’ndan derhal geri alınarak bir daha asla görüşülmemek üzere çekilmesi gerekir. Dünya egemenlerinin alçak oyunları artık demokratik sistemler ve düzenler maskesi ile yeni sahnelerde yerini almaktadır. Bu oyunun Abhazya’da ne pahasına olursa olsun yerli işbirlikçilerin desteğine rağmen sahnelenmesine izin verilmemelidir. Bu doğaya sevgiyi, sağlıklı kentleşmeyi, kültürel değerleri koruma ve yaşatmayı hâkim kılmak, bağımsızlığı düşünen her insanın arzusudur. Buna karşı olmak için mutlaka Abhaz olmak gerekli değildir. Şimdi bu değerleri koruma zamanı; hep birlikte el ele, Abhazya için mücadeleye…

Yazarın Diğer Yazıları

Kültürel mirasın rant ve betonla gölgelenişi

Türkiye mimari çeşitliliği ve zengin kültürel dokusuyla önemli bir ülke. Anadolu’nun dört bir yanına yayılmış geleneksel sivil mimari örnekleri -Safranbolu’nun cumbalı evlerinden Mardin’in taş...

Asrın depreminin ardından 2. yılında bakış!

Türkiye coğrafyası deprem kuşağında ve topraklarımızın %78’i deprem riski altında. Tarihsel süreçlere de bakıldığında yaşanmış olan depremler ve acılar bu gerçeği hatırlatmakta. İşte bu...

Düzce’deki gerdanlık!        

Ankara’nın şımarık çocuğu Düzce Belediyesi popülist projeler ile gündeme geldi. İstanbul ile Ankara’nın ortasında doğal güzellikleri ve verimli ovası ile geçmişin yeşil Düzce’si şimdilerde...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img