Kamuoyunda “Yenidoğan çetesi” olarak adlandırılan olayın ayrıntıları günlerdir Türkiye gündemini sarsıyor.
İstanbul’da Sosyal Güvenlik Kurumu’nu (SGK) dolandırmak için bazı özel hastanelerinin yenidoğan yoğun bakım servislerini yüksek kâr karşılığı devralan Dr. Fırat Sarı liderliğindeki çetenin yaptıkları, eleştirilerin Sağlık Bakanlığı’na çevrilmesine neden oldu.
İstanbul merkezli olarak ortaya çıkan ‘Yenidoğan çetesi’ skandalının ardından Anadolu’daki bazı şehirlerden de ihbarlar geldiği bildirildi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası’nın konuyla ilgili açıklamasında Geldiğimiz noktada sağlık sistemi ne yazık ki tamamen çökmüş durumdadır. Maalesef ki bunu çok acı bir şekilde yenidoğan, yoğun bakımda takip edilen bebek ölümleriyle anlamış olmak hepimizi çok yaralıyor. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Bunun böyle olacağını bizler uzun yıllardır anlatmaya çalışıyorduk. Bu, uygulanan politikaların kaçınılmaz sonucudur. Tabii ki politikaların bu şekilde olması hiçbir etik ihlali de haklı çıkarmaz. Dolayısıyla bu olaya karışmış olan kişilerin, sağlık çalışanlarının ciddi bir suç işlediği hem meslek etiğine hem insanlığa aykırı davranışlarının olduğu da muhakkaktır. Bu, kesinlikle politikaların yanlışlığını ortadan kaldırmıyor. Sağlık sistemi yeniden kurgulanmalıdır” ifadelerine yer verildi.
CİMER ihbarıyla başladı
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, “yenidoğan çetesi” olayını 27 Mart 2023’teki Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) ihbarıyla öğrendiklerini iddia ederken veriler, bakanlığın olayı Ocak 2023’ten beri bildiğini ortaya koyuyor. Şüphelilerin bu tarihte de para hareketleri var.
Yetkililerin verdigi bilgiye göre yenidoğan çetesi soruşturması süreci, CİMER’e 27 Mart 2023 tarihinde yapılan bir ihbarla başladı. “Reyap Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Doktoru Fırat Sarı ve İlker Gönen SSK’yı dolandırmaktadır” diye başlayan ihbarda bebeklerin karşı karşıya kaldığı muameleye dikkat çekildi. Bu iki ismin hastanelerin yenidoğan yoğun bakımlarını kiralayarak gece nöbetçi doktor bulundurmadıkları, insani ve tıbba uygun olmayan koşullar altında çok sayıda bebeğin ölümüne sebep oldukları anlatıldı. İhbarda, şüphelilerin 112 komuta kontrol merkezine rüşvet vererek bebek satın alarak kaç yıldır milyonlarca lira para kazandıkları da vurgulanıyordu.
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, CİMER’e gelen ihbarı 5 Mayıs 2023 tarihinde resmi yazıyla İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bildirdi. Yani İl Sağlık Müdürlüğü’nün olayı Emniyet’e bildirmesi yaklaşık bir ay sonra gerçekleşti. Bunun üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Ancak şüpheliler hakkındaki ilk telefon dinleme ve teknik araçlarla izleme kararı, savcılığın talebi üzerine Büyükçekmece 3. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından 20 Haziran 2023 tarihinde alındı. Dolayısıyla şüphelilerin dinlenmesi, ihbardan 3 ay sonra gerçekleşti.
Yenidoğan çetesi yapılanması
Savcılığın iddiasına göre, çetenin liderliğini Dr. Fırat Sarı yapıyor. Medisense Sağlık Hizmetleri Şirketi sahibi olarak görünüyor. Örgüt yöneticiliğini ise Dr. İlker Gönen ve 112 ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir yapıyor. Hemşirelerden oluşan diğer isimler ise örgüt üyeliğiyle suçlanıyor.
Soruşturma dosyasına giren şüphelilerin para hareketleri Fırat Sarı’nın Ocak 2023’ten beri yenidoğan yoğun bakımlarını kullanarak devleti dolandırdığını ortaya koyuyor. Sarı’nın 5, 25 ve 27 Ocak 2023 tarihlerinde Reyap Hastanesi’nin hemşiresi olan şüpheli Sümeyye Nur Arslan’a 108 bin 800 TL gönderdiği tespit edildi. 24 Ocak 2023’te ise Fırat Sarı’nın şirketinden Özel Güney Hastanesi hemşiresi tutuklu şüpheli Hüseyin Günerhan’a 5 bin 570 TL havale edildiği görüldü. Sarı, bu isimlerin yanı sıra Ocak ve Şubat 2023 tarihlerinde 11 hastanenin hasta takibini yapan şüpheli Hasan Basri Gök’e para gönderdi. Ancak savcılık, şüphelilerin Ocak 2023 öncesine ilişkin para trafiklerini dosyaya koymadığı için şüphelilerin önceki yıllarda da bu işi yapıp yapmadığı bilinmiyor.
Çetenin sistemi nasıl çalışıyor?
İddianameye göre, Fırat Sarı arasında eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun sahibi olduğu Özel Avcılar Hospital’ın bulunduğu 13 hastanenin yenidoğan yoğun bakım servislerinin işletmesini devraldı. Sarı, bu hastanelerin yoğun bakım ünitelerine kendisine bağlı hemşireleri yerleştirdi. Özellikle acil bebek hastalarında 112 Acil Servis hattı devre dışı bırakıldı. Sistemin kilit isimlerinden birisi, 112 Ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’di. Şüpheli Özdemir, hastanın ailesini ikna ederek hasta için tedavi ret işlemi yaptırdı ve bu hastaları Fırat Sarı’nın işletmesini yaptığı hastanelere yönlendirdi ve acilden girişlerini yaptırdı. Bunun için tıp merkezleri ile görüşen Özdemir, hasta başına 10 bin TL almakla suçlandı. Özdemir, Çam Sakura Hastanesi’nden de bebek hasta sevki yaptı, zaman zaman kendisini “Doktor Ahmet” olarak tanıttı.
Şüpheliler, hastaların basamaklarıyla oynayarak SGK’dan üst sınırdan ödeme aldı. Diğer yandan hastaların durumları gerçeğinden farklı gösterilerek kullanılmayan ilaçları kullanmış gibi kayıt ettiler ve bu ilaçlar SGK’ya fatura edildi. Şüphelilerin usulsüz şekilde düşümünü yaptıkları “Currosurf”, “İnfasurf” gibi ilaçları hastaneden çıkartarak satıp maddi kazanç elde ettikleri belirlendi. Yenidoğan bebekler, mevcut durumlarından daha ağır gösterilerek uzun süre yoğun bakımda yatırıldı. Böylece hasta yakınlarından daha fazla para alındı. Çete, bu yolla işletmelerini aldıkları hastanelerin yoğun bakım ünitelerinin kazancını 3-4 kat artırdı.
Çetenin, en az 12 bebeğin ölümüne neden olduğu ifade ediliyor. Bu bebekler ya yanlış tedavi ya da uzun süre yatmalarından dolayı enfeksiyon kaparak öldü.
Ruhsatları iptal edilen hastaneler
Özel Avcılar Hospital Hastanesi, Özel TRG Hospitalist Hastanesi, Özel Birinci Hastanesi, Özel Güney Hastanesi, Özel Bağcılar Medilife Hastanesi, Özel Beylikdüzü Medilife Hastanesi, Özel Reyap İstanbul Hastanesi, Özel Şafak Hastanesi Bağcılar, Özel Silivri Kolan Hospital Hastanesi, Çorlu Reyap Hastanesi.
Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu
Çete skandalının ardından TBMM Genel Kurulu’nda siyasi parti gruplarının ortak önerisiyle bazı özel sağlık kuruluşlarında yaşanan bebek ölümlerinin tüm yönleriyle araştırılması amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu.
22 üyeden oluşacak komisyonun çalışma süresi 3 ay olacak ve gerektiğinde Ankara dışında da araştırma yapabilecek. (DW Türkçe, AA)