Daily News muhabirinin 18 Nisan’da Konstantinopol’den (İstanbul) gönderdiği bilgi:
Bugünlerde burada en çok konuşulan konu Mehmet Bey’in Çerkesya’ya gitmek üzere yola çıkması. Bu konu hakkında birkaç ayrıntıya girmek istiyorum. Ruslar önümüzdeki ilkbaharda Çerkesya’yı işgal ederek yakıp yıkmak için yoğun hazırlıklar yaparken Çerkesler de sadece Kazak akınlarına karşı koymak değil aynı zamanda Ruslara olabildiğince zarar vermek amacıyla misilleme yapmak için tüm imkanlarını seferber etmiş durumdaydı. Bu planın başarılı olması için de birbirine kin güden bazı kabile liderlerinin barıştırılması bir zorunluluktu. Bunu başardılar ve Sefer Paşa ile Şamil’in naibi Emin Paşa el sıkıştılar. Böylelikle Çerkesya’daki eski dostluk ortamı yeniden canlanmış oldu. Ulusal bir konsey oluşturulmasına karar verildi, üyeler hemen seçildi ve müzakereler başladı. Ortak vatanlarını savunmak üzere hazırlıklar derhal başlatıldı. Herkes elinden gelen katkıyı sağladı. Konseyin öngörüleri kabul gördü, ordunun başına geçmek için kimse kendiliğinden hak iddia edemeyecekti. Ordunun lideri yerel ihtiraslardan arınmış, kişisel çıkarlarını gözetmeyen ve olağanüstü durumlarla başa çıkmasını bilen biri olacaktı. Seçimleri Mehmet Paşa’dan yana oldu. Mehmet Paşa’ya büyük saygı duyuyorlardı.
Mehmet Paşa bir Çerkes beyinin kızıyla evlenmişti ama Macar asıllıydı ve asıl ismi Bangya’ydı. Macaristan bağımsızlık savaşında albay rütbesine yükselmişti, Ungvar bölgesinde bir birliği yönetiyordu ve sadece düşmanla değil Macaristan yönetiminden nefret eden Slavlarla da uğraşıyordu. Vilagos felaketinden sonra Avusturya hatlarına geçerek Komorn kalesinde ülkesi için başarılı hizmetlerde bulunmuştu. 1853 yılında savaş başlayınca Bangya Müslüman olmuş, Türk hizmetine geçerek albaylık rütbesine yükselmiş ve Mehmet adını almıştı.
Çerkes ordusuna liderlik etmesi için Mehmet Bey’in seçilişinin ardından konseyin kararını bildirmek ve Çerkesya’ya davet etmek için iki elçi Konstantinopol’e geldi. Mermi, silah ve mühimmat alması için para getirmişlerdi. Mehmet Bey parayı Londra’daki bir bankaya yolladı. Sonra güvenilir arkadaşlarından birini vekaletname ile 12 havan topu, silah, fişek ve mühimmat alması için Londra’ya yolladı. İşlemler hemen yapıldı ve Mehmet Bey gemiler kiraladıktan sonra buradaki görevinden istifa ederek 300 Polonyalı ve cephaneyle beraber 16 Nisan’da gemiye bindi. Beraber seyahat ettiği insanlar arasında Macaristan savaşında yer alan birçok subay vardı. Bunlardan biri de topçu subayı olarak cephede büyük başarılar kazanmış olan Lapinski’ydi. Büyükdere limanından yola çıkılırken Mehmet Bey ücretleri dağıtıyordu ve Polonya bayrağı çekilmişti, Polonyalılar ulusal savaş marşlarını söylüyorlardı. Her birine 2 aylık ücretleri avans olarak verildi. Bu 300 Polonyalı Çerkesya’daki çekirdek orduyu oluşturacaklardı, orada Rus kaçaklar ve Polonyalı mahkumlar yanlarına katılacaktı. Yola çıkarken “Yaşasın Polonya. Yaşasın Çerkesya” diye bağırdılar. Casuslar Rus elçisine durumu çıtlattı. Elçi adamını baş vezir Reşit Paşa’ya yollayarak durumu açıklamasını istedi. Ancak Reşit Paşa durumdan haberdar değildi. Soru Harbiye Nazırı’na iletildi, o da Mehmet Paşa’nın haber vermeden görevini bıraktığını belirtti.
Not: Karl Marx, Albay Bangya’yı Çerkeslerin Simon Bolivar’ı olarak adlandırmıştır. Ancak Prusya ve Fransa adına ajanlık yaptığı bilinmektedir.
The Public Ledger Gazetesi
21.Nisan.1857
Çeviri: Serap Canbek
Sayı : 2010 09
Yayınlanma Tarihi: 2010-09-01 00:00:00