Alp idi, Er idi, Alper Süren’di
Hani derler ya baba mesleği, aile geleneği
O da diğerleri gibi öğretmendi.
Herkesin aydınlık gelecek beklediği
Karanlık günlerdi.
İşçi, memur, öğrenci, Yurdun tüm gençleri
Yürüyor ve bağırıyordu
Özgürlük, Eşitlik, Adalet.
O da saflarda yerini tutmuş en öndeydi.
Hep bir ağızdan haykırıyorlardı
“İnsanca yaşam, kardeşlik,
Kürtlere özgürlük”
Alp Er düşündü
İnsanlık: Evet.
Kardeşlik: Evet.
Adalet ve eşitlikte lazımdı hani
Yüzünü saflara döndü
Derin bir nefes aldı, haykırdı;
“Abazalara Özgürlük”
Saflar hiç tereddüt etmedi,
Zaten bağırmaktan kızıl kora dönüşmüştü
O emek, alın teri kokan yanaklar,
Onlarda orada o an aynen haykırdılar
Bir çığ gibi yankılandı
İnegöl ovasından dağlara dağlara
Ta boğazın yamacında
Mezit’ten duyuldu; Orada öğretmendi
Oradan kendini bilmez biri
Kocaman bir dilekçe yazdı
İlgili makama;
“Alper Süren Komünisttir,
Bölücüdür, vatan hainidir,”
Komünistlik nedir onu da bilmezdi ya
Aklı bin yıldır yerinde sabit
Bilenler biliyordu elbet
El ovuşturdular, sevinip coştular,
Derin ve içten soruşturdular;
Alper Süren hapse konmuştu.
Biliyordu bilmesine de
Orada tanıştı yakından, iyice
Elektrik ne işe yarar insan bedeninde
Kurudu bir yaz harmanı gibi
Su dedi su!
Bilenler olmaz dediler
Yanarsın bir orman gibi
Süt verdiler
Hani diğerlerine göre çokta yatmadı sayılır
Beyin damarları tıkanmıştı çıktığında,
Bitmişti ciğerleri de
Onu son gördüğümde
Bursa da, hastanede
Yoğun bakımda yatıyordu
Işık saçan bir bebek gibi
Mideme bir ağrı saplandı hiç çıkmayan
Yapıştı kaldı orada o günden sonra.
Soğuk mu soğuk bir kış günü
Eğildik önünde seveni, sevmeyeni
Eğilebildiğimiz kadar, İnsanca toprağa verdik
O yürüdü mü sonuna kadar yürüyenlerdendi
O istisnasız: Özgürlük, Eşitlik, Adalet diyendi
O gerçek bir Alp Er idi.
Sayı: 2010 10
Yayınlanma Tarihi: 2010-10-01 00:00:00