‘Demokratik özerklik’ tartışılıyor

0
496
Taslakta, Demokratik Özerkliğin Kürdistan toplumunu siyasal, hukuki, öz savunma, sosyal, ekonomik, kültürel, ekoloji ve diplomasi şeklindeki 8 boyutta örgütleyip siyasi irade yaparak demokratik özerk Kürdistan’ın inşasını hedeflediği belirtildi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK)’nın Diyarbakır’da 2 günlük çalıştayında yazar, akademisyenler ve siyasetçilerle tartıştığı, ‘Demokratik Özerk Kürdistan Modeli’ taslağında, “Demokratik özerklik, Kürt halkının artık mevcut durumda varlığını tehdit eden bu yönetim altında statüsüz bir halk olarak yaşamak istemediğinin ifadesi olmaktadır” açıklamasına yer verildi.
Ahmet Türk başkanlığında DTK’nın düzenlediği çalıştayda, siyasetçiler, bazı STK temsilcileri, akademisyenler ve yazarlar tarafından basına kapalı tartışılan ‘Demokratik Özerk Kürdistan Modeli’ taslağı 16 sayfadan oluşuyor. Taslak tartışmaya açılmadan ve dağıtılmadan önce DTK başkanı Ahmet Türk bir konuşma yaptı. Türk, taslak metnin, tüm bileşenlerce şimdiye kadar yaptıkları tartışmaların, çalıştayların ve toplantıların odaklandığı temel konuların özetlenmesinden ve derlenmesinden oluşturulduğunu söyledi. Türk, “BDP’nin TBMM’de Kürt sorununun çözümü için ilk kez önerdiği ve şimdiye kadar tartışa geldiğimiz demokratik özerk Kürdistan projesinden ne anladığımızı ana hatları ile sizlerle paylaşacağız” dedikten sonra taslak temin okundu.
Taslakta, Demokratik Özerkliğin Kürdistan toplumunu siyasal, hukuki, öz savunma, sosyal, ekonomik, kültürel, ekoloji ve diplomasi şeklindeki 8 boyutta örgütleyip siyasi irade yaparak demokratik özerk Kürdistan’ın inşasını hedeflediği belirtildi
Demokratik Özerklik modelinin boyutları ile ilgili bölümde ise, Demokratik özerklikte siyasi yönetimin tabandan başlayarak köy komünleri, kasaba, ilçe, mahalle meclisleri, kent meclisleri biçiminde demokratik konfederal temelde örgütlenmesini yapacağı belirtildi.
Taslakta, “Üstte Toplum Kongresinde temsiliyetini bulur. Demokratik Özerk Kürdistan Toplum Kongresi, Demokratik Türkiye Cumhuriyeti parlamentosuna kendi temsilcilerini göndererek ortak vatan politikalarına dahil olur. Demokratik özerk Kürdistan kendisini temsil eden özgün bayrak ve sembollere sahiptir. Ayrıca demokratik özerklik alanında farklı kimliklerde kendi sembollerini kullanır. Bu anlamda demokratik özerklik Kürt halkının demokratik Türkiye içinde yaşama iradesidir. Yani Kürt halkının siyasi statüsünü ifade eder. Demokratik Özerk Kürdistan ile toplumun siyasi, sosyal, ekonomik, kültür, sanat, spor, eğitim, hukuk kamusal amaçlı ulaşım, ticari, sanayii ve benzeri tüm alanlarda araçları olan siyasi partiler ideolojik hegemonyayı siyasi hegemonyaya amaçlamadan ahlaki ve politik topluma ters düşmeden yeniden yapılandırılmalıdır” denildi.

Türkiye Ve Kürdistanı Ortak Vatan Olarak Görmekteyiz

Demokratik Özerklik modelinin taslağında yer alan Hukuki boyutta ise şu ifadeler yer aldı:
“Kürt halkına yönelik gayri hukuki gayri insanı yaklaşımın, inkar siyasetinin ve imha savaşının son bulması Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde barışçıl temelle özgür demokratik birliğin sağlanması için gerekli anayasal, yasal düzenlemeler demokratik özerklik statüsü ön görülerek yapılandırılmalıdır. Türkiye ve Kürdistanı ortak vatan olarak görmekteyiz. Demokratik Özerklik hukuku yeni Türkiye Cumhuriyeti anayasası ve AB hukukunca tanınarak karşılıklı referanslarla hukukilik ve yasallığı sağlanmalıdır. Kürt halkı, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde halk olarak temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasını demokratik özerklik statüsü ile sağlayabilir. Bu statü Kürt halkının rızasına dayalı özgür, eşit, gönüllü birliktelik, iradesinin ifadesi olup Türkiye Cumhuriyeti anayasası ve yasalarınca güvence altına alınmalıdır. Kürdistan ile Türkiye’nin diğer bölgelerinde yaşayan Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti devleti ile ilişkilerine demokratik özerklik statüsü temelinde düzenler.”

Demokratik Özerk Kürdistan’da Resmi Dil Kürtçe Ve Türkçe Olsun

‘Demokratik Özerk Kürdistan Modeli’ taslağının ‘Kültürel boyut’ başlığında ise, Kürtçe’nin kamusal alanda kullanımı önündeki engellerin kaldırılarak ana okuludan üniversiteye kadar eğitim dili haline getirilmesinin sağlanması gerektiği ifade edildi. Taslakta, “Türkiye metropollerine ve yurt dışına göç edilmiş Kürtlerinde ana dil eğitim yapma imkanlarına kavuşması ve kültürel erimenin önüne geçilmesi için yasal ve anayasal düzenlemeler yapılmalıdır. Demoktratik Özerk Kürdistan’da resmi dil Kürtçe ve Türkçe olmasının yanısıra coğrafyamızda konuşulan tüm diller (Asuri, Süryani, Arapça ve dahası) lehçelerinin kullanımı, eğitimi, geliştirilmesi de anayasa ve yasalarca teminat altına alınmalıdır. Hizmet dili Kürtçe olmalı, yerleşim yerlerinin orijinal isimleri iade edilmelidir” denildi.

 

 

Sayı : 2011 01