‘Hasta tutsakların yaşama hakkına sahip çıkın’

0
158

“Aysel Tuğluk’a Özgürlük için 1000 Kadın Girişimi” adı ile bir araya gelen, mart ayında “Hasta Kadın Mahpuslara Özgürlük için 1000 Kadın” olarak yola devam edeceklerini deklare eden kadınlar, “Siyasetçilere Açık Mektup” başlığıyla yayımladıkları açıklamada “Hasta tutsakların yaşama hakkına sahip çıkmanızı bekliyor ve bu konudaki planlarınızı kamuoyuna açıklamaya davet ediyoruz” dedi.

 

“AKP-MHP iktidarının siyasi rehineleri”

Hasta kadın mahpusların sağlık ve yaşam hakkı için mücadele eden girişimin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Herkesin sağlıklı yaşama hakkı vardır ve bu hakkın savunulması hepimiz için önemlidir. Cezaevlerinde yaşama hakkı korunmuyorsa ve tehdit altındaysa, demokrasi ve insan hakları askıya alınmışsa, dışarıda da özgür ve demokratik bir yaşam sürdürülemez.

Yirmi yıllık AKP iktidarının yaşamı ve yaşatmayı öncelemediği, yurttaşların sağlıklı ve güvenli biçimde yaşamasına yönelik tedbirleri hiçbir şekilde almadığı gerçeğiyle, 6 Şubat 2023 tarihli depremde bir kez daha çok acı biçimde yüzleştik. Deprem toplumsal ve siyasal alanda gerçek bir yıkım yarattı.

Bunun bir sonucu olarak cezaevlerindeki hasta tutsaklar kaderlerine ve ölüme terk edildi. Bizler onların sesini duyuyor ve bu sesin her yerden duyulmasını sağlamak istiyoruz.

Aysel Tuğluk’tan sonra şimdi de cezaevlerindeki diğer hasta kadın tutsaklar için mücadeleyi sürdürüyoruz. Bugün birçoğu sadece ve sadece düşünce ve ifade özgürlüğü, toplantı ya da gösteri özgürlüğü kapsamındaki eylem ve sözleri nedeniyle cezaevinde olan tutsakların, AKP-MHP iktidarının siyasi rehineleri olduğunu biliyoruz. Hasta siyasi tutsaklar özgürlüklerinden sonra yaşamlarıyla da tehdit ediliyor ve toplumsal muhalefet bu yolla da yılgınlığa sürüklenmek isteniyor.

Devletin sağlıklı yaşam hakkını bütün hasta tutsaklar için korumak yükümlülüğü vardır. Bu konuda ideolojik nedenlerle çifte standart gözetilemez. Hasta tutsakların bir an evvel tahliye edilerek yakınlarının gözetiminde, sağlıklı koşullarda ve insan onurunu zedelemeden tedavi olma hakkına kavuşmalarını istiyoruz. Bu talebin demokratik bir gelecek beklentisinin parçası olduğu inancıyla, mücadelemizi hasta kadın tutsaklar için sürdürme kararlılığımızı ilan ediyoruz.

Önümüzde çok kısa süre sonra bir seçim var. Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde, siyasi partilerin ve ittifakların olduğu kadar tek tek adayların da gündeminde hasta tutsaklar konusu olmak zorundadır. Bu, demokrasinin gereğidir.

Siyaset alanının en öncelikli vaatleri arasında olması gereken yaşama hakkının savunulmasıdır. Cezaevlerindeki hayatlar kolaylıkla vazgeçilir olduğu sürece, dışarıdaki hayatlarımızın kıymetli ve güven içinde olması mümkün değildir. Bu insanların çoğunun siyasi görüşleri sebebiyle işkence, baskı ve tecride maruz kalıp sistematik olarak sağlık hizmetlerinden mahrum bırakıldıkları için hasta olduklarının da bilinciyle, hasta tutsakların tahliyesinin seçim bildirgelerinin ve yargı reformuna dönük çalışmaların bir parçası olması gerekliliğini önemle vurgulamak istiyoruz.

Hasta tutsaklar için bir özgürlük talebinin gündeme alınması da çok değerli bir çaba olacaktır. Hasta tutsakların yaşama hakkına sahip çıkmanızı bekliyor, sizi, bu konuda gereken tüm tedbirlerin alınması ya da yapılması gereken her şeyin yapılmasına katkı sunmaya ve bu konudaki planlarınızı kamuoyuna açıklamaya davet ediyoruz.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz