Lacivert kırmızı renklere hâkim kilim, halının yerini tutabilir mi?
Kök boya olsa bile, en muntazam şekilleri olsa bile kilim kilimdir.
Halı ise halıdır…
Kilim, halının yerini tutabilir mi?
Halının ağırlığı, tokluğu bir yana, kilimin inceliği sadeliği bir yana…
Halının adı vardır; Hereke…
Halının adı vardır; Bünyan…
İran’a kadar gitmeden üstelik…
Kilim saraya yakışmaz, naif köy odasındadır, halının yeri ise saraydır…
Halının yeri vardır; Dolmabahçe…
Halının yeri vardır; Yıldız…
Halının yeri vardır; Topkapı…
Kilim, halk müziğidir, söylencedir, deyiştir…
Halı, sanat müziğidir, makamı vardır, bir tek saz yetmez ona…
Kilim, bir nefestir, bir sazdır…
…
Duvar piyanosu kilimdir, kuyruklu piyano halıdır…
Duvar piyanosu küçük bir salona yakışır, kuyruklu piyano saraylara yakışır…
Çalan erbabı ayırt eder ama dinleyenler de anlar aradaki farkı…
Kuyruklu piyano kiliselerde, konser salonlarında, saraylardadır…
Duvar piyanosu sığabildiği her yerdedir…
…
Çalınan eserler her ikisinde aynıdır ama kuyruklu piyano kendini satar; izleyenleri, dinleyenleri çoktur…
Çok alkış alır kuyruklu piyano, dinleyeni çok olduğundan…
Duvar piyanosu ev piyanosudur, duvardan alır gücünü…
Ahşap ev piyano ile ritm tutar, evin ruhunu yansıtır duvar piyanosu…
Gece uyuyanlar, aynalı odada uyudum, mermer şifonyer odada, piyanolu odada uyudum, der…
Kuyruklu piyano ile aynı odada neredeyse kimse uyumaz, belki bir heykel, belki bir avize, belki uzun bir koltuk eşlik eder kuyruklu piyanoya…
Akort edilmezse, sesler gelmez piyanolardan…
Kilim erirse soğuk geçirir, tahta bir zemin, toprak bir zemin, kilimin ilmeğine güler…
Halı ağırdır, ne soğuğu ne de sıcağı kolay geçirir…
Geç saatte duvar piyanosu ile uyursunuz, erken saatte duvar piyanosu ile uyanırsınız…
Kuyruklu piyano, kuyrukluyıldızdır, kuyruklu yalandır…
Halı ve kilim ihtiyaçtır…
Piyano ise fark edene ihtiyaçtır…
Fark ettiğimiz, yokluğunu hissettiğimiz ihtiyaçlarımız olsun, köylerde ve saraylarda…