Adana – Türkiye Çerkesleri 32. Bölüm

1
1538

Değerli okurlarımız,

Ahmet Cevat Benk’in hazırladığı bu araştırma dosyasında; Türkiye’de yaşayan Çerkeslerin yerleşimleri, tarihçeleri, nüfusları, ekonomileri, asimilasyon karşısındaki kayıpları gibi bilgiler paylaşılıyor.

Sizler de yaşadığınız bölgelerden ya da başka illerden bu konuyla ilgili arşiv bilgilerini ulaştırarak katkıda bulunabilirsiniz.

ahmetcevatbenk@gmail.com


Tarihçe

Adana ili Akdeniz Bölgesi’nde, başkent Ankara’ya 500 km, batısındaki Mersin iline 84 km, doğusundaki Gaziantep iline 233 km, kuzeyindeki Kahramanmaraş iline 196 km, güneydoğusundaki Hatay iline 186 km, eski ilçesi olan Osmaniye iline ise 99 km mesafededir. Havayolu, denizyolu ve karayolu ulaşımı vardır.

Adana, Çukurova gibi verimli bir ovanın üzerinde kurulu olması nedeniyle hem tarım hem de sanayi açısından zengin bir ildir.

Osmanlı devletinde Kilikya Bölgesi olarak anılmakta olan bir bölgedir. Adana’nın Kilikya dönemindeki siyasi ve idari yapısı Cumhuriyet döneminde büyük ölçüde değişmiştir. Bu nedenle Osmanlı arşivlerinde Adana iline yapılan Çerkes nakillerinin bazıları idari olarak ayrışan diğer iller sınırları içinde kalmıştır. Genel olarak ise Kozan Sancağı sınırları içindedir.

Adana, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Osmanlı İmparatorluğu’nun stratejik bir bölgesiydi. Sahil şeridi de bulunan Çukurova ve Doğu Toroslar üzerinde kurulu bir ildir. Ortadoğu’nun da kapısıdır. Bu stratejik konumu ve dönemin en önemli ulaşım aracının denizyolu olması nedeniyle çok fazla göçmen nüfus almıştır. Bu nüfusun içinde Boşnak, Gürcü, Abaza, Tatar, Nogay, Dağıstanlı (Avar) ve Çeçenler bulunmaktadır. Göçmen nüfusun büyük bölümü Kafkasya kökenlidir.

Adana’nın Çukurova Ovası’nda bulunması, bölgenin büyük bir bölümünün o dönemde sazlık ve bataklık olması, sıtma hastalığının yaygınlığı, bölgeye yerleştirilen Çerkeslerin bölgeden başka illere göç etmelerine neden olmuştur. Özellikle Anavarza ve Kastal bölgesine yerleştirilen Çerkeslerin büyük bölümü bölgeden ayrılmıştır. Çoğunluğu Mersin iskelesi üzerinden gelen Çerkesler, o dönemde Osmanlı devletinin at yetiştirme harası olarak kullandığı Kastal bucağı ve çevresine yerleştirilmişlerdi. Bu bölgeye daha önceden gelen Avarlar ve Çeçenlerle birlikte Çerkes nüfusu 5.000 civarındaydı. Osmanlı devleti bu bölgede bulunan geniş arazileri muhacirlerin bir bölümüne vermiş, yayılan sıtma hastalığı nedeniyle bir bölümünün iskânından vazgeçmiştir. Diğer yandan yetkililer, Çerkes göçmenlerin hızlıca başka bölgelere iskânı için çalışmıştır. Nüfusun büyük bölümü Maraş Andırın tarafına gönderilmiştir.

Bölgedeki Dağıstanlı Avarların önceden Sivas tarafına yerleştirildikleri, daha sonra kendi istekleri ile Ceyhan bölgesine gittikleri, bunun temel nedenlerinden birinin bölgeye daha önceden yerleşen iki Çeçen köyünün bulunması, bu köylerde yaşayan Çeçenlerden bazılarının Müridizm önderlerinden olmalarından kaynaklanmıştır (BOA. 2117-25/1 H-07-04-1290). Nitekim şu andaki Çeçenya Cumhurbaşkanı Kadirov’un büyük dedesi olan Mansur’un mezarı Çeçen köyü olan Dikilitaş’ın hemen yakınındadır. Mezar ve çevresinde düzenleme yaptıran Kadirov, bölgeye gelip Mansur’un mezarını ziyaret etmiştir. Çeçenler ve bağlı müritler zaman zaman gelip Mansur’un mezarını ziyaret ederler.

Şamil’in naibi Muhammed Emin’in tesliminden sonra Karaçay-Çerkes ve Abzeh bölgesinden iki ayrı grup olarak gelen Aşıwa Abazaları ve Abzehler de buraya iskân edilmişlerdir [BOA. A)MKT.MHM. Yb:178-68/H-13-08-1276]. Birinci grup İstanbul’dan, ikinci grup ise Sinop limanından gelmiştir [BOA. A)MKT.MHM. Yb:180-66/H-06-09-1276].

Bölgeye 1864 büyük sürgününün yanı sıra 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sonrası Balkanlar’dan ikinci göçle gelen Çerkesler de iskân edilmişlerdir. Bu nüfusun büyük bir bölümü Priştina bölgesinden gelmiştir (BOA.ŞD. /Yb:265-43/H-23-07-1295). Aynı gruptan Suriye ve Ürdün gibi ülkelere iskân edilip akraba birleştirmeleri yoluyla Adana Ceyhan bölgesine gelenler de olmuştur.

Bölgeye iskân edilen gruplar arasında Musa Kundukov tarafından getirilen Çeçenler de vardır. Bunlar Ceyhan ilçesinde iki köy oluşturmuşlardır. Bölgeye gelen dördüncü grup Çerkesler ise Rus devletinin iç göç baskısı nedeniyle topraklarını terk edip gelen Hajret Kabardeyleridir. Bu grup dönemin Haçin kazası, Mağara nahiyesine bağlı iki köye yerleştirilmiştir. İlçenin şu andaki ismi Tufanbeyli’dir. İlk geldiklerinde bir süre Çukurova bölgesinde kalan grup, perişan bir şekilde Haçin ilçesinin Kayapınar ve Koçcağız köylerine yerleştirilmişlerdir. Hicri 1308’de bölgeye gelen bu grup Çerkeslere ilk yıl mahsullerinin olmaması nedeni ile zahire dağıtılmıştır (BOA:DH.MKT-2059-18 /H-18-08-1310).

Bölgeye özellikle Muhacirin Komisyonu’nun olmadığı dönemlerde getirilen Çerkeslerin, bir süre iskânsız kaldıkları, sıtma ve kolera gibi hastalıklardan perişan oldukları, valiliğin ise gerekli tedbirleri alamadığı anlaşılmaktadır (BOA-Y.PRK.AZJ. Yb:18-30 /H-08.06.1308). Bölgeye 1864 sürgünü sırasında Ubıhlar da nakledilmiştir. Ancak zaman içinde kent merkezinde asimile olup kaybolmuşlardır (BOA, DH.SAİDd. /YB:74-389 /29-12-1285). Ubıhlardan bazıları, birer ikişer hane olarak bölgedeki Çerkes köylerine yerleştirilmişlerdir.

Bölgeye gönderilen Çerkes gruplarının yol ve erzak giderleri Osmanlı devleti tarafından ödenmiştir [BOA. A)MKT.NZD. Yb:314-71 /H-20-11-1276].

Çerkes muhacirlerden Abazalar ve Hajret Kabardeyleri Tufanbeyli ilçesine, küçük Abzeh grupları ile Balkanlar’dan gelen Çerkesler Ceyhan bölgesine yerleştirilmişlerdir. Ayrıca Ceyhan bölgesine Çeçenler de yerleştirilmiştir (BOA. MVL.Yb.729-21 /H-09-08-1283-Musa Kundukov nezdi).

Ceyhan bölgesine yapılan iskânlar sonrası, özellikle ırmak boyunda yaşayan Çerkesler sıtma hastalığına bağlı ölümler nedeniyle başka bölgelere sevk edilmişlerdir [İmamoğlu, Danacılı, Sağakaya (Kırmıt), Mercimek yerleşkeleri]. Çerkesler yeni yerleşkelerinde azınlık oldukları için çok çabuk asimile olmuşlardır. Adana bölgesine yapılan Çerkes iskânları incelendiğinde, Çerkes nüfusu ile yaşayan nüfus arasında çok büyük fark bulunmaktadır. İskân sonrasından bugüne Türkiye’nin nüfusunun 10 kat attığı düşünüldüğünde, bölgedeki Çerkes nüfusun artmayıp nüfusunun sadece %50’sinin kaldığı anlaşılmaktadır.


Ceyhan ilçesi
Yeşilbahçe Köyü

Ceyhan ilçesine 18 km mesafede, Kadirli ilçesi yolu üzerindedir. Üç mahalleden oluşan köy, sonradan ayrılarak üç ayrı köy haline gelmiştir. Daha önce Çatalhöyük, Sarıbahçe ve Yeşilbahçe mahallelerinden oluşmaktaydı. Çerkesler sadece Yeşilbahçe Mahallesi’nde yaşamaktadır. Köyün tamamının adı Yeşilbahçe olmuştur. Köye yerleştirilen Çerkesler, Balkanlar’dan gelen Şapsığ ve Abzehlerden oluşmaktadır. Balkanlar’dan çıkış yeri Priştina bölgesidir. Köye ilk yerleşenler Balkan muhacirleridir.

Dil ve kültür

Köyde nüfus 6 haneye düşmüştür. Anadilini konuşan kalmamıştır, sadece başka köylerden yapılan evliliklerle gelen eşler konuşabilmektedir. Düğünler, evlenecek tarafların Çerkes kültürü ile ilgisine bağlı olarak bazen yerel bazen Çerkes enstrümanlarıyla yapılmaktadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Köyde yaşayan ailelerden sadece bir hane sülale ismini bilmektedir. Yeftale/Yeşütale.


Ceyhan ilçesi
Büyükkmangıt Köyü

Ceyhan ilçesine 4 km mesafede, batı yönündedir. Köy, Nogay ve Tatarlar tarafından kurulmuştur. Balkanlar’dan gelen Çerkes gruplardan bu köye yerleştirilen 100 nüfustan geriye 5 hane 20 nüfus kalmıştır. Asimile olmuşlardır. Sadece bir hane sülale adını Jawe olarak ifade etmektedir.


Ceyhan ilçesi
Küçükmangıt Köyü

Ceyhan ilçesine 6 km mesafede, batı yönündedir. Köye, Balkanlar’dan 93 Harbi sırasında gelen Çerkeslerden 60-70 nüfus yerleştirilmişse de bugünlerde 2 hane Çerkes kalmıştır ve asimile olmuşlardır. Nogaylar tarafından kurulmuş bir köydür.


Ceyhan ilçesi
Adapınar Köyü (Çerkezkaramezar)

Ceyhan ilçe merkezine 18 km mesafede, kuzeydoğu yönündedir. Köye yerleşen Çerkes grubu karmadır. Bir bölümü Ürdün’e giden, bilahare akraba birleştirmesi yoluyla bölgeye gelen; başka bir bölümü Anavarza ve ırmak boyuna muhtelif tarihlerde sevk edilip sıtma hastalığının yoğunluğundan dolayı yerini değiştirip köye iskân edilen; ağırlığını 1877-78 Osmanlı-Rus savaşında Balkanlar’dan gelen Çerkeslerin oluşturduğu Batı Adige Çerkesleridir. Köy kurulduğunda 110 hane iken bugünlerde hane sayısı 70’e düşmüştür. Ayrıca köyde Çerkeslerle ortak tarım yapmak üzere sonradan gelip kalan 10 civarında yabancı hane de vardır.

Dil ve kültür

Köyde genel olarak Çerkes kültürü hâkim olmakla birlikte, anadilini bilenlerin sayısı azalmaya başlamıştır. 60 yaş üstü anadilini bilmektedir. Düğünler genel olarak salonda yapılmakta ve yerel enstrümanlar kullanılmaktadır. Evlenenlerin kız ve erkek tarafının Çerkes olması durumunda düğünler Çerkes gelenekleriyle yapılmaktadır. Yabancı evlilik oranı %60 civarındadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Açümıj, Bjaşö, Abreç, Açej, Becaşe, Koace, Çermıt, Mıskur, Mexoş, Neğuçu, Txeç, Tıguj, Hanbeşk, Hatıuj, Çüşha.


Ceyhan ilçesi
Değirmenli Köyü (Şevkiye)

Ceyhan ilçe merkezine 23 km mesafede, kuzeydoğu yönündedir. Köy, Batı Adige bölgesinden, önce bugünkü Kosova bölgesine giden, 93 Harbi’nden (1877-78) sonra bölgeye gelen Çerkeslerden oluşmaktadır. Başlangıçta 35 hane iken bugünlerde 10 haneye düşmüştür. Kosova Priştina bölgesinden gelen ilk gruptan sonra takip eden yıllarda da yine Priştina bölgesinden gelenler olmuştur. Gelenlerin bir bölümü Maraş ve Suriye’ye dağılmışlardır.

Dil ve kültür

Köyde Adige dilini konuşan kalmamıştır. Düğünler yerel usullerle yapılmaktadır. Bazen düğünün ortalarında mızıka ile Çerkes oyunları oynanmaktadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Teşü’, Wısteku’, Staş.


Ceyhan ilçesi
Hamdilli Köyü

Ceyhan ilçe merkezine 11 km mesafede, doğu yönündedir. Köy belde iken büyükşehir yasası ile mahalle olmuştur. 1.000 civarında bir nüfus yaşamakta olup bu nüfusun içinde 10-15 hane Çerkes kalmıştır. Nüfus çoğunluğu Çerkes olmadığı için asimilasyon hızlı olmuştur. Çerkeslerin büyük bölümünü Şapsığ Çerkesleri oluşturmakta, Abzeh gruplar da yaşamaktadır.

Dil ve kültür

70 yaş altında anadilini bilen kalmamıştır. Evliliklerin %70’i yabancılarla yapılmış olduğundan dil ve kültür büyük ölçüde yitirilmiştir. Düğünlerde, ailelerin iki tarafı da Çerkes olduğunda genel olarak Çerkes enstrümanları kullanılmakta, genel olarak yerel usul ve enstrümanlarla yapılmaktadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Carım, Sokth.


Ceyhan ilçesi
Çokçapınar Köyü

Ceyhan ilçesine 11 km, batı yönündedir. Köy, daha önceden Kayseri ili Sarız ilçesi Karakoyunlu Köyü’ne iskân edilip ekonomik nedenlerle 5 hane olarak bölgeye gelip Çokçapınar Köyü’nü kuran Doğu Adige Çerkeslerinin Tetrokua sülalesinden oluşmuştur. Son zamanlarda, arazi satışları sonucu Çerkesler köyde azınlık durumuna düşmüşlerdir. Anadili konuşulmamaktadır.


Ceyhan ilçesi
Dağıstan Köyü

Ceyhan ilçesine 23 km, doğu yönündedir. Dağıstanlı Avarlar tarafından kurulan köy 1873 yılında Sivas vilayetinden kendi istekleri ile Ceyhan ilçesindeki şimdiki yerleşkelerine yerleştirilmişlerdir. Köyün ismi Osmanlı devleti tarafından Dağıstan konmuştur. Köyün anadili Maarulalcadır. Köye yerleşenler geldikleri zaman genel olarak Gürcüce konuştukları için köy zaman zaman Gürcü köyü olarak da adlandırılmıştır. Bunun nedeni Kafkasya’dan çıkış yeri olan bölgenin, Dağıstan, Gürcistan ve Azerbaycan üçgeninde olmasından kaynaklanmaktadır. Bu bölge Zakatala olarak anılmaktadır. Belirtilen dönemde Zakata bölgesi bugünkü Azerbaycan sınırları içinde kalmaktaydı ve hâkim dil Gürcüce idi. Müridizm hareketinin hâkim olduğu (Şafi) bir bölge olduğundan, önce Sivas’a gelen bu grup Sivas’ta iskânlı yaşamakta iken, Ceyhan bölgesindeki Dikilitaş ve Ağaçlı köylerinin Çeçen ve Müridizme bağlı olmaları nedeniyle bu bölgeye gelmişlerdir (BOA.ŞD.2117-25/1 H-07-04-1290).

Dil ve kültür

Köyde anadilini bilen kalmamıştır. Evlilikler genel olarak Çeçenlerle yapılmaktadır. Düğünlerde Çeçen kültürü etkinliği görülmektedir.


Ceyhan ilçesi
Ağaçlı Köyü (Çeçen)

Ceyhan ilçesine 32 km mesafede, kuzey yönündedir. 1865 yılında Çeçenya’dan gelen Çeçen muhacirler tarafından kurulmuştur. Düz arazi üzerinde kuruludur. Temel geçim kaynağı tarımdır. Bu bölgeye iskân edilen Çeçen grubun bir bölümü bugünkü Suriye’ye, bir bölümü ise Kahramanmaraş iline sevk edilmiştir. Köydeki hane sayısı 40 hane iken bugünlerde 30 haneye düşmüştür. Köye sonradan 5 hane de yerli halk yerleşmiştir.

Dil ve kültür

Anadilini 70 yaş üstü bilir ve konuşur. Düğünler genel olarak yerel enstrümanlarla, belli bölümünde mızıka ya da akordeonla yapılmaktadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Çinhoy, Ğalgay, Ekkıy.


 

Ceyhan ilçesi
Dikilitaş Köyü (Çeçen)

Ceyhan ilçesine 25 km mesafede, kuzey yönündedir. Köy 1865 yılında Musa Kundukov tarafından Çeçenya bölgesinden getirilen Çeçen muhacirler tarafından 40-45 hane ile kurulmuştur. Bugünlerde hane sayısı 30’a düşmüştür. Köyün hemen bitişiğinde Şeyh Mansur’un mezarı bulunmaktadır. Çeçen lider Kadirov mezarda düzenleme yaptırmıştır, her yıl Çeçenler tarafından ziyaret edilmektedir.

Dil ve kültür

Köyde 70 yaş altında anadilini bilen yoktur. Düğünler genel olarak yerel enstrümanlarla yapılmakla birlikte düğün arasında akordeon eşliğinde Çeçen oyunları da oynanıyor. Yabancı evlilik oranı yaşlı kuşakta bulunmamakla birlikte yeni kuşakta %50 civarındadır.


Ceyhan ilçesi
Köprülü Köyü (Şapsığ)

Köy birkaç grup halk tarafından kurulmuştur. Bu gruplardan biri de Balkanlar’dan 93 Harbi sırasında gelen ve Kastal bölgesine yerleştirilip bilahare sıtma hastalığının yaygınlaşması üzerine dağıtılan Çerkeslerdendir. Köyde 3 hane Çerkes kalmıştır, diğer köylerdeki Çerkeslerle düğün, cenaze töreni gibi etkinliklerde yer alıyorlar fakat anadili ve özgeçmiş bilgisine sahip değillerdir. Büyük ölçüde asimile olmuşlardır.


Tufanbeyli ilçesi
Akpınar Köyü (Lokıt)

Tufanbeyli ilçesine 5 km mesafede, güneybatı yönündedir. 1859 yılında bugünkü Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nden gemi ile İstanbul’a gelip Bilecik, Eskişehir, Sivas, Tokat bölgesine iskân edilen Aşıwa grubundan olup Türkiye’deki en büyük Abaza köylerinden biridir. Hane sayısı 300 civarındadır. Köy sakinlerinin bir bölümü sürekli ikamet ederken bir bölümü de sadece yaz aylarında köydedir.

Dil ve kültür

Düğünler ve cenaze törenleri Abaza gelenek ve göreneklerine göre yapılır. Köyde yaşayanların tamamına yakını Abazaca bilir. 0-15 yaş arası anadilini kaybetmekte olup, köyde halen bu yaşlarda Abazaca konuşan çocuklar vardır. Genel olarak 20 yaş altı anadilini bilmez. Yabancı evlilik oranı %3-4 civarındadır. Evliliklerin bir bölümü yakın bölgedeki Doğu Adige Çerkesleri ile yapılmaktadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Kopsirgen, Habat, Kas, Acbek, Lak, Gırcın, Canımbey, Psınan, Candar, Napşı, Tseykhua, Aysan, Muradın, Cıgoten, Yaş, Uçğuna, Kalmık, Şak-kaberdey, Guma, Gıda, Jiba, Mata, Hata, Hatukoay, Karça, Kosa, Duxa.


Tufanbeyli ilçesi
İğdebel Köyü (Aşıwa)

Tufanbeyli ilçesine 23 km mesafede, doğu yönündedir. Köy 60 haneden oluşmaktadır. 1860 yılında iskân edilen köylerdendir.

Dil ve kültür

Düğün ve cenaze törenleri Çerkes geleneklerine uygun yapılır. Anadilini bilme yaşı 45-50 yaş üzerindedir. Yabancı evlilikler %7-8 civarındadır. Evlilikler, genel olarak çevre köylerdeki Abaza ve Adigelerle yapılır.

Köyde yaşayan sülaleler

Hıs, Laçış, Moran, Muka, Bıç, Janınbey, Bala, Goga, Nepşi, Zama.


Tufanbeyli ilçesi
Mercimek Köyü

1860 yılında Nogay muhacirler tarafından kurulan köy daha sonra Çerkes göçü almış, Fransız işgali döneminde boşalmıştır. Köyde birkaç hane asimile olmuş Çerkes aile yaşamaktadır. Halen köy nüfusunun büyük çoğunluğunu Kürt vatandaşlar oluşturmaktadır. Köy, toplama merkezlerinden olan Kastal bucağının hemen yanındadır.


Tufanbeyli ilçesi
Kayapınar Köyü (Kabardey-Jejikuey)

Tufanbeyli ilçesine 11 km mesafede, kuzey yönündedir. Köy Fedz (Xodz) bölgesinden gelen Doğu Adige (Hajret) Çerkesleri tarafından 72 hane olarak kurulmuş olup bugünlerdeki hane sayısı 40 civarındadır. Nüfus ise 80 kişidir.

Dil ve kültür

Köyde Çerkes kültürü hâkimdir. 20 yaş altı anadilini anlar ama konuşamaz, 20 yaş üzeri rahat konuşur. Düğün ve cenaze törenleri Çerkes geleneklerine göre yapılır. Yabancı evlilik oranı %4-5 civarındadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Hekun, Pşıxuej, Tume, Biş’e, Ber, Thebısım, Mışxuej, Temir, Ğubj, Keş, Ş’ejokue, Merem, Marguş.


Tufanbeyli ilçesi
Polatpınarı Köyü (Abaza)

Tufanbeyli ilçesine 8 km mesafede, kuzeydoğu yönündedir. 1860 yılında Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nden gelen Aşıwa Abazalarının kurmuş olduğu bir köydür.

Dil ve kültür

Anadilini bilme yaşı 50 yaş üstüdür. Düğünler Abaza geleneklerine uygun olarak mızıka ile yapılır. Yabancı evlilik oranı %5 civarındadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Acbek, Dogjey, Li, Zıva, Maluha, Bıc, Varazey, Canımbey.


Tufanbeyli ilçesi
Koçcağız Köyü (Kabardey)

Tufanbeyli ilçesine 11 km mesafededir. Doğu Adige Çerkeslerinin kurmuş olduğu bir köydür. 40-50 hane civarında iken bölgenin dağlık olması nedeniyle çok sayıda göç vermiş, bugünlerde 15 hane 35 nüfus yaşamaktadır. Fedz (Xodz) bölgesi (Hajret) Kabardeylerinin kurmuş olduğu bir köydür.

Dil ve kültür

Köyde yaşayanların 25 yaş altında olanları anadilini kısmen anlar ama konuşamazlar. Düğün ve cenaze törenleri Çerkes geleneklerine göre yapılır. Yabancı evlilik oranı %40 civarındadır.

Köyde yaşayan sülaleler

Kerabe, Karmakue, Bolet, Jiç’u, Şawe, Kebişe.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz