“Kirvem hallarımı aynı böyle yaz
Rivayet sanılır belki
Gül memeler değil
Domdom kurşunu
Paramparça ağzımdaki…”
Kirvem halların perişandır bilirim, benim de yüreğim.
Tarih yazacak, tarih yargılayacak, tarih elinden tutup ayağa kaldıracak.
Bu kez benim hallarımı sen yaz. Benim halım da iyi değildir. Derdimi kimseye anlatamam.
Kimi “sen Çerkessin ne işin var Kürt ile der” kimisi demokrat maskesi arkasında faşizmin ayaklarının dibine düşer. Kirvem, senin çocukların ölürken birçoğu “çocuklar ölüyor” demeye korkar.
“Karşı kıyı için savaşmayan kendi kıyısında ölür” atasözü olan, Suruç’ta acılara kirve olmuş bu Çerkes, Kürdü yazmasın da kimi yazsın?
Silahların arasına girecektik kirvem.
Savaşsız çözümlerin barış elçileri olacaktık.
Türkün Kürdün barışını halklarla birlikte getirecektik. Baronlar izin vermediler.
Tarih savaş karşısında sessiz kalan korkakları da yazacak, barış yanlısı duruşları da. Bilip de susanları da yazacak.
Daha düne kadar “satılmış medya” diye bas bas bağırırken bu gün doğudaki savaşa dair medya ağzı ile konuşan demokratları da yazacak.
Daha düne kadar kumpasın, tezgâhın, kışkırtmanın, provokasyonun derin analizlerini yaparken, bu gün güdümlü ajansların muhabiri olanları da.
“Barış bir tökezlese de bizler haklı çıksak” diyen sözde demokratları da, barış masalarına da, çocuk ölümlerine de gözlemci olup işin içinden sıyrılan sözde sosyalistleri de yazacak.
Hele o muhalefeti şirkete, kazanç kapısına dönüştürmüş, geçimini muhalefet yapar gibi yapmakta bulmuş, bir ayağı Türk milliyetçiliğinde bir ayağı demokraside olan solcuları da yazacak.
Gazete köşelerine kurulmuş eyyamcıları da.
Sol’un edebiyatını, milliyetçiliğin rüzgârını arkasına almış, gaz almakla görevli “Efe”leri de yazacak.
Kirvem hallarımı işte böyle yaz. Aklının bir köşesine bu kez sen yaz.
Barışa sevdalı halkların, gerçek ilericilerin omuzlarına kalan ağır yükü yaz. Hayalleri barış iken silah zoru ile gelen yıkıntıları yaz. Yorgunluklarını yaz. Kaybettiklerini yaz. Üzüntülerini yaz. Her Kürt ile geçim derdine ve savaşa sürüklenmiş, toprağa düşmüş her uzman çavuşla bizim de ölüşümüzü yaz.
Kirvem hallarımı işte böyle yaz.
Çerkesin, Lazın, Arnavutun, Arabın hallarıdır diye yaz.
