Şubat 1921’de E. Eşba (Başkan), N. Lakoba ve N. Akirtava’dan (Akırtaa) oluşan Abhazya Devkom kurulur. 18 Şubat’ta (Yaşthua köyünde) Abhazya Geçici gizli Devkom kurulmuş (İ. Jvanya başkan, M. Tsagurya ve E. Sverdlov)1, fakat faaliyeti olağanüstü zor şartlardan dolayı kısıtlı kalmıştır.2
Abhaz isyancı birliği, Adler-Tuapse bölgesi Kızıl Kuvvetleri’yle birlikte, Abhazya Devkom üyesi ve IX. Kızıl Ordu Siyasi İşler Sorumlusu N.N. Akirtava’nın (Akırtaa) önderliğinde, Psou Nehri sınır hattında Menşevik silahlı kuvvetlerine karşı askeri harekâtlara başlar.3 31. Piyade Tümeni 92. Birlik eski komiseri N.A. Rupasov’un bildirdiğine göre, söz konusu tümen komutanı P.M. Morenets,4 “N. Akirtava (Akırtaa) ile birlikte Abhazya’nın sınır köyleri sakinlerinden Georgi İvanoviç Kriştof5 liderliğinde bir gerilla birliği kurmuş ve düşmanın cephe gerisine gönderilmiştir.6
Fakat Kızıl Kuvvetler, yabancı işgalcilerin yardımıyla inşa edilen ve askeri filo tarafından desteklenen güçlü Menşevik konumunu aşamamıştır.7
Abhaz Devkom’un G.K. Ordjonikidze’ye gönderdiği yazıda şöyle denilmiştir: “Ekim devriminin Kızıl bayrağını kaldırmaya cesaret ettiği için üç yıl önce demir yumruk ve kanla ezilen Abhazya köylü ve işçileri yeniden silahı ellerine almış ve Gürcü Menşevik hükümeti ile ölümüne mücadeleye girmiştir. Abhazya’nın ayaklanan emekçileri, tüm dünyadaki emekçilerin destekçisi ve gururu Kızıl Ordu’nun, Menşevik cellâtların ve halk özgürlüğü boğucularının kızıl Abhazya’yı tekrar halkın kanıyla doldurmasına izin vermeyeceğinden emindir.”8
G.K. Ordjonikidze Bakü’den şöyle cevap vermiştir: “Sömürgecilerine karşı ayaklanan Abhazya emekçileri ve köylülerinin yardımına gelmeseydi, Kızıl Ordu kendine ihanet etmiş olacaktı.”9 Öncesinde ise RKP(b) MK(Merkez Komitesi) talimatıyla Stalin Sergo’ya şu telgrafı gönderir: “…Ayaklanan ve yakınlarında 9. Ordunun bulunduğu Abhazları unutmayın.”10 Belirtilen ordunun Karadeniz ve Kuban’da bulunan birliklerine de, “Abhazya’daki halka Sovyet iktidarının kurulmasında yardım edilecek” talimatı verilmiştir.11 Bu arada, Abhazya’yı kontrol altına alan Kızıl Ordu birliklerinin saflarında Abhazya kökenli subaylar da vardı. Bunlar N. Akırtaa haricinde, G. Alşunba, L. Tirakyan, İ. Rud, M. Cergenia, T. Khrebtov, A. Ketikyan, Y, Lindvest vd.
Abhazya’nın kuzey sınırı boyunca düşman hattında Sovyet askerlerine katılan görgü tanığı A.A. Solovieva’nın belirttiğine göre “Abhaz gerillaların çok yardım” sağladığı sert çatışmalar yaşanır.12 Hat geçilir ve 22 Şubat 1921’de Gagra neredeyse çatışmasız ele geçirilir. Adı geçen Solovieva’nın verilerine göre, burada 200 kişilik gerilla birliği bulunuyordu. Bzıp Nehri yakınlarında yaşanan kanlı çatışmalar sonrasında düşman birlikleri panik halinde geri çekilir. “Kiaraz” birlikleri onlara cephe gerisinden darbe vurmuştur. 31. Tümen 271. Alay eski komutanı L.D. Petrovsky, Bzıp yakınlarında Kızıl Ordu birliklerinin yeni “Kiaraz silahlı isyancı birlikleri” ile karşılaştığını ve “omuz omuza düşmanla savaştığını” yazmıştır.13 Açandara köylüsü Esnat Hakba’nın komutasındaki bu birliklerden biri, geri çekilen düşman tarafından ahşap yapısı yakılan Bzıp köprüsünün yenilenmesine yardım etmiştir.14
Düşman yeni “acil önlemler” almaya başlar. Bazı yerlerde acilen istihkâmlar inşa edilir. Asıl çatışma Noviy Afon yakınlarında planlanır. O dönemde “Genel Vali” olarak ilan edilen sözde Abhazya Komiserliği Başkanı Dmitriy (Arzakan) Eymhaa,15 35 yaşına kadar olan tüm bölge vatandaşlarının Kızıl Ordu’ya karşı ayaklanması için özel emir yayınlar.
Devrimci güçlerin başarılı saldırısı Abhazya’nın neredeyse tüm emekçi halkını kararlı mücadeleye sevk eder. Kafkasya Cephesi’nin 24 Şubat 1921 tarihli saat 18’de kaleme alınan raporunda şöyle denilir: “Pilenkovo İlçesi sakinleri, 23 Şubat’ta Gagra bölgesi ve güneyinde Abhazların Sovyet iktidarı için ayaklanmaya başladığını belirtmektedir.”16 24 Şubat’ta Abhazya Devkom üyesi N.N. Akırtaa, RKP(b) MK Kafkasya Bürosu ve Gürcistan Devkom üyesi A.M. Nazaretyan’a “Tüm Abhazya’da ayaklanma başlamıştır” telgrafını göndermiştir.17 Maksim Gobeçia ve Martın Tarnaa komutasındaki “Kiaraz” birliklerinden biri Othara Köyü’nde Menşevik birliğine saldırmış ve düşmanın Hıpsta (Belaya) Nehri üzerindeki köprüyü imha etmesini önleyerek bozguna uğratmış; yanı sıra 30 esir, top ve mermiler ele geçirmiştir. Daha sonra söz konusu birlik Kızıl Orduya bir heyetle bir mektup gönderir. Mektupta şunlar yazar: “Değerli Kızıl Ordulu yoldaşlar! İlçe Komitesi küçük silahlı köylü birliği ile Lıhnı Köyü bölgesinde hareket etmekte, ellerinde esirler bulunmaktadır… Gudauta’ya 5 verst uzaklıktayız, fakat siz olmadan kente girmenin riskini alamıyoruz. Bekliyoruz.”18 Diğer gerilla grupları da (E. Argun, Z. Otırba, K. Apba) kahramanca savaşmıştır.
26 Şubat 1921’de İ. Vardania, M. Gobeçia, Martın Tarnaa, H. Şamba v.d. önderliğindeki Kiarazlılar Kızıl Ordu birlikleri ile birlikte Gudauta’ya girmiştir. Menşevikler Noviy Afon’da konuşlanır. Siper hattı denizden Ankhua Köyü’ne kadar uzanmaktadır. Bölge istihkâm işleri yabancı subayların denetimi altında yapılmıştır. Denizden düşmana yabancı işgalcilerin askeri filosu destek vermektedir. Noviy Afon yakınlarındaki muharebe üç gün sürer. Askeri harekâtlara başlamadan önce, yerleşim birimine girişte, kuzey tarafındaki Anuhva Köyü’ne, Menşeviklerin savunma önlemleri hakkında düzenli bilgi aktaran Kiarazlılar grubu yerleşir.
Çeşitli yerlerden yoğunlaştırılmış gerilla güçleri, daha sonra düşmanın sağ kanadındaki çevreyolu tarafından operasyonlar düzenlemiş ve cephe gerisine darbeler indirmiştir. Çevre kolonuna Kızıl Ordu birliği de dâhildi. Kolona doğrudan P.M. Moronets komuta etmiştir. Olaylara katılan N.A. Rupasov şöyle yazar: “Noviy Afon yakınlarındaki muharebede Kriştof’un [gerilla] birliği haricinde İgnatiy Vardania, Maksim Gobeçia gibi gerillalar ve isyancılar ile diğer gerilla liderleri kahramanca savaşmıştır.”19 Burada özellikle Aatsı Köyü’nden Kiarazlı Şrif Korua göze çarpar. “Düşmanın cephe gerisinde gösterdiği cesaret, maruz kalınan tehlike ve zorluk açısından örneği olmayan bir operasyondu.”20 Noviy Afon Cephesi böyle geçilir.21
3 Mart 1921’de yayınlanan Abhazya Devkom kararında şöyle denilmektedir: “Gürcistan Menşevik Partisi düşeceği günün yaklaştığını hissederek, kalan güçlerini kendini korumaya yoğunlaştırmıştır. Sohum girişleri savunmaktalar. Menşevik çetelerinin kalıntılarını en kısa sürede imha etmek için tüm gücümüzü yoğunlaştırmalıyız. Kiaraz silahlı gruplarının her birinden 21’er kişi ayrılmasını ve 7 günlük erzakla donatılarak derhal Abhazya devkom emrine Gudauta’ya gönderilmesini öneriyorum.”22 “Kiaraz”ın askeri harekâtlarında parti gençlik kolu üyeleri E. Vardania, G.(M.) Dzidzarya, D. Hagba, G. Mşelya, V. Cergenia dâhil gençler aktif rol oynamıştır. “Gençliğin coşkusu” asla unutulmamalıdır. Örneğin Gudauta’nın kurtarılması sırasında V. Ladaria, A. Kamlya, A. Lukin, N. Leontoviç ve diğerleri “her an gelebilecek Fransız emperyalizminin dökme demir topuna karşı korkusuzca Sovyet noktalarında durmuştur.”23
Tüm bu güçler Sohum’un kurtarılması için gönderilmiştir. Bu arada kentin çevresinde de yoğun bir çalışma başlatılır. Çalışmaları RKP (b) MK Kafkasya Bürosu Başkanı B. Volhovsky yönetir. Vladimirovsk Köyü’nde organize edilen Gumista Devrim Komitesi (P. Radoviç, Y. Sviridov vd) 40 silahlı kişiden oluşan “köylü milisini” kurar. Diğer köylerde de birlikler oluşturulur: Arhiereysk 20 kişi, Gerzeula 15, Staro-Çernigovsk 10, Pariaut 20, toplam 150 kişi.24 P. Radoviç komutasındaki bu birliklerden biri, Menşevik birliğine yaptığı ani baskın sonucu çok sayıda tüfek, mermi ve yaklaşık 20 el bombası ele geçirir.25
İ. Kalandya, H. Kerselyan, P. Sıçınava vd. önderliğindeki gerilla birlikleri ayrıca Tsebelda, Dranda, Babuşer ve diğer köylerde de etkili olur. Kudrı (Kodor) Devkomu ise 200 kişilik birlik kurabilecek durumdadır.26 Gup Köyü’ndeki Btepan Kapba ve Reka Köyü’ndeki Zosim Labahua’nın gerilla birliklerinden yardım gelmesi öngörülür. Birlik karargâhı parti ilçe komitesinin de bulunduğu Pakwaş Köyü’ne yerleşir.27
F. Torya, A. Labaşnya, V. Kenbaya, B. Kordava v.d. komutasında birliklerin oluşturulduğu Samırzakan bölgesinde de mücadele başlatılır.
4 Mart 1921’de Kızıl Ordu birlikleri ve isyancı birlikler Sohum’u ele geçirir. Kente ilk giren İ. Jvanya komutasındaki 45 kişilik Gumısta Gerilla Birliği olur.
Sonuç Abhazya Devkom radyo ile V.İ. Lenin’e şöyle bildirilir: “Ayaklanan Abhazya işçi ve köylüleri Menşevik hükümetini devirmiş ve Abhazya’da Sovyet iktidarını ilan etmiştir. Genç Sovyet Abhazya, Büyük Sovyet Rusyası’na, tüm ezilmiş küçük halkların savunucusu ve tüm dünya emekçilerinin koruyucusuna ilk devrim selamını yolluyor.”28
6 Mart’ta Oçamçıra, 8 Mart’ta ise Gal ele geçirilir. Bu operasyonlarda yerli gerilla birlikleri çok önemli rol oynar. Kudrı İlçesi’nde bazı köylerde henüz Kızıl Ordu birlikleri gelmeden, gerilla güçleriyle Sovyet iktidarı tesis edilir. Oçamçıra’nın ele geçirildiği tarihte ise kente Muk köyü üzerinden geçen S. Kapba’nın birliği gelir. Diğer birlikler de yetişir (N. Mataradze vd).29 Birliklerden 40 kişilik bir grup Okhurey Köyü bölgesinde Menşevik birliklerine baskın yapar ve yaklaşık 80 tüfek ile 600’ün üzerinde mermi ele geçirir, diğer birlik ise yaklaşık 300 kişiyi esir alır.30 F. Torya komutasındaki 60 kişilik Samırzakan gerilla birliği Açıfvara Köyü yakınlarında Kızıl Ordu birlikleriyle birleşmiş ve Gal’i birlikte ele geçirmişlerdir.
“Kiaraz” askeri birliklerinin birçok eski lideri ve askeri Abhazya’nın önemli parti ve Sovyet görevlerine getirilmiştir. Örneğin, İ.D. Vardania, V.A. Agrba, V.D. Lakoba, H.B. Şamba, M.A. Lakoba, K.Z. Apba, N. Meladze, P.A. Ladaria, S.D. Pilya v.d.
Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin ilanı
28-31 Mart 1921 tarihleri arasında Batum’da RKP(b) Merkez Komitesi temsilcileri ile Gürcistan ve Abhazya Devrim Komiteleri temsilcilerinin (G.K. Orconikidze’nin Başkanlığı’nda Şalva Eliyeva, S. Kavtaradze, M. Toroşelidze, Efrem Eşba, Nestor Lakoba, Nikola Akırtaa) katılımlarıyla Abhazya’da Sovyet egemenliği ve Komünist Parti’nin yapısının tartışıldığı bir konferans düzenlenir. Konferansta oy birliğiyle “Bağımsız Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin” ilan edilmesine karar verilir. Batum Konferansı’nda alınan bu bağımsızlık kararı Abhazya Devrim Komitesi adına Efrem Eşba, Nestor Lakoba ve Nikola Akırtaa’nın imzalarını taşıyan bir radyogramla 31 Mart günü Moskova’da V.İ. Lenin, J.V. Stalin, G.V. Çiçerin’e; Bakü’de Azerbaycan Devrim Komitesi Başkanı Nariman Narimanov’a; Tiflis’te Gürcistan Devrim Komitesi Başkanı Makharadze’ye; Vladikafkas’ta Dağlı Cumhuriyeti Devrim Komitesi Başkanı S.M. Kirov’a; Erivan’da Ermenistan Devrim Komitesi Başkanı Begzadyan’a; tüm Sovyet Cumhuriyetlerine ve herkese bildirilir.31 Bağımsız Abhazya SSC 31 Mart 1921’de böyle ilan edilir.
21 Mayıs 1921’de Gürcistan Devkom “Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Bağımsızlığı” deklarasyonunu imzalamıştır.
Deklarasyon 1921 yılının Mayıs ayı sonunda 1. Abhazya Emekçileri Kurultayı’nda seslendirilmiş ve onaylanmıştır. Deklarasyonda özellikle şöyle denilmektedir: “Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Devrim Komitesi, Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin kurulmasını kabul ve tebrik eder. Gürcistan SSC ile Abhazya SSC arasındaki ilişkiler konusunun hem Abhazya, hem Gürcistan’ın Birinci Sovyet Emekçi ve Köylü Mebuslar Kurultayı’nda nihai çözüme kavuşacağını öngörür. Birleşmenin ve kardeşçe işbirliğinin şeklini her iki sosyalist cumhuriyetin emekçileri belirlesinler.”
26 Mayıs 3 Haziran 1921 tarihleri arasında Sohum’da “Abhazya Emekçi Halk Temsilcilerinin 1. Kongresi” toplanıp çalışmalarına başlar. Yörede Sovyet iktidarının kurulması ile ilgili rapordan sonra Gürcistan Devrim Komitesi’nin Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını ve kendi kaderini belirleme hakkını tanıdığını bildiren 21 Mayıs 1921 tarihli deklerasyonu da okunur. Kongre kararlarında, “Milli kavganın ortadan kaldırılması ve Gürcistan ile Abhazya’nın kardeşçe birliğinin pekiştirilmesi için Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının ilanının gerekli olduğu” bildirilir.
Ne yazık ki, Abhazya’nın bağımsızlığı kısa bir süre sonra tehlikeye girer. Gürcistan Devkom’un Abhazya SSC Bağımsızlık Deklarasyonu’nu ilan etmesinden tam 45 gün sonra Stalin’in iradesiyle tasfiyesine yönelik kulis kampanyası başlatılır.
Kafkasya Bürosu MK’nin 5 Temmuz 1921 tarihindeki toplantısında (Stalin ve Kafbüro üyeleri G. Ordjonikidze, S. Kirov, F. Maharadze, M. Orahelaşvili, A. Nazaretyan, A. Myasnikov, Y. Figatner ve E. Eşba’nın katılımıyla) “Abhazya’daki durumlar” konusu görüşülmüştür. Konuyla ilgili Abhazya Devkom Başkanı, Kafbüro MK üyesi E. Eşba konuşma yapar.
Kararnamede şöyle denilmektedir: “Komparti (Abhazya KP(b) Orgbüro), Abhazya Sovyetleri Kurultayı toplantısının hızlandırmasını önerecek. Parti çalışmaları Gürcistan SSC’ne dâhil özerk cumhuriyet şeklinde Abhazya ile Gürcistan’ın birleşmesi yönünde yürütülecektir.” Böylece Kafbüro MK toplantısında bağımsız Abhazya’nın kaderi fiilen belirlenir.
Aynı ay içerisinde Abhazya’ya Kafbüro MK Sekreteri A. Nazaretyan gelir. 22 Temmuz 1921’de “Abhazya SSC’nin Gürcistan SSC ile ilişkileri” konusunu görüşen Abhazya KP(b) Orgbüro ve Devkom ortak toplantısı düzenlenir. Ortak toplantının sonuçları 23 Temmuz’daki Abhazya Parti ve Sovyet Komiteleri’nin genişletilmiş toplantısının gündemine taşınır. Gürcistan Devkom’nin Abhazya’nın bağımsızlığı ile ilgili deklarasyonu genel olarak onaylanarak, toplantı “Gürcistan Sovyeti ile Federatif Ekonomik Birlik” temelinde eşit haklı birlik anlaşmasının akdedilmesi yönünde görüş bildilir.
Abhazya SSC’nin bağımsızlığının tasfiye edilmesindeki bu aceleci tavrın nedeni nedir?
Birincisi, Kafbüro MK 5 Temmuz 1921 tarihli kararı ile, iki bağımsız devletin, yani Abhazya SSC ve Gürcistan SSC’nin resmi ilişkileri konusunun acilen çözümlenmesini talep etmiştir. Bu RSFSC32 Milli İşlerle İlgili Halk Komiseri J. Stalin’in iradesiydi.
İkincisi, Abhazya SSC ve diğer bağımsız Sovyet devletlerin o dönemdeki ekonomik durumu çok ağırdı. Tek kurtuluş RSFSC ile birlik oluşturmaktı. Dolayısıyla tüm bağımsız devletler Rusya ile askeri ve ekonomik birlik yoluna girmişti. Abhazya’nın durumu ise hem RSFSC, hem Gürcistan ile resmi anlaşmalı ilişkilerin bulunmaması ile zorlaşıyordu. Ülke Rusya ile ilişkiler kurmaya çalışmış, fakat tüm girişimleri “yukarıdan” engellenmişti. Ve 1921 yılının başında RSFSC’den bazı mali destekler almış ise de, 1921 yılının ortasından itibaren bu ilişkiler Stalin’in girişimleriyle sona ermiştir.
Konuyla ilgili bazı somut örnekler de vardır. Bilindiği üzere, 1921 yılının ortasında Gürcistan yönetimine gelen Mdivani Grubu Abhazya’yı her türlü boykot ediyordu. Bu politikasına birlik anlaşmasının akdedilmesinden sonra da devam etmiştir. B. Mdivani şöyle diyordu: “Önceden de bağımsızdınız, şimdi de bağımsız olabilirsiniz; kimse size engel olmuyor.” Bu çıkışa N.Lakoba şöyle cevap verir: ”Bağımsızlık, ekonomik olarak nefessiz kalmak ve Abhazya’yı Gürcistan’ın ayrılmaz parçası sayanların elinde çaresiz çırpınması olarak yorumlanıyor ise, Abhazya için deklare ettiğiniz bağımsızlık değersizdir.”
Abhazya çıkmaza girer. Abhazya KP(b) Orgbüro ve Devkom yöneticileri mali yardım için RSFSC Maliye Halk Komiserliğine de başvurur. Fakat oraya giden yol da Stalin tarafından kapatılmıştı. 8 Eylül 1921’de kendisi RSFSC MYK sekreteri A.Yenukidze’ye şöyle bir not gönderir: “Abhazya bağımsız Gürcistan’ın özerk parçasıdır, RSFSC’de bağımsız temsilcileri bulunmamakta ve bulunmamalı. RSFSC’den kredi alamaz. J. Stalin”. Güçlü halk komiserinin iradesi böyle buyurur.
15 Eylül 1921’de Abhazya Devkom, Maliye Halk Komiseri D. Alania’yı, E. Eşba, N. Svanidze, M. Tsagurya ve N. Akırtaa imzalı ve “kronik nakit sıkıntısından dolayı ülkenin devlet mekanizmalarının çalışamadığını” bildiren mektupla Kafbüro MK’ya gönderir. İki gün sonra Eşba ve Svanidze aynı konuyla ilgili gene Gürcistan Devkom’a başvurur fakat tüm girişimler başarısızlıkla sonuçlanır.
15 Ekim 1921’deki Abhazya KP(b) Orgbüro ve Devkom genişletilmiş toplantısında yine “Abhazya SSC bağımsızlığı” konusu gündeme gelir. Ortak kararda, Abhazya ve Gürcistan’ın ortak ekonomik ve tarihi çıkarlarına dayanarak, “Gürcistan ile Abhazya’nın belirtilen ilişkisinin iki eşithaklı birlik devletinin resmi anlaşması şeklinde düzenlenmesi gerekmektedir” kararı çıkar. Söz konusu anlaşmanın düzenlenmesi için Kafbüro MK Kararnamesiyle 1 Kasım 1921’de Ş. Eliava, E. Eşba vd. önderliğinde bir komisyon kurulur.
Abhazya SSC hükümeti ile Gürcistan SSC hükümeti arasında birlik antlaşması
Bu dönemde Lenin ve Transkafkasya’daki Kafbüro Merkez Komitesi inisiyatifiyle devletlerin federasyona ekonomik ve siyasi enetegrasyonu hareketi başlar. Fakat Gürcistan Komünist Partisi ve Devkom yönetiminde, Transkafkasya devletlerinin federasyon fikrine karşı çıkan ve Gürcistan’ın Transkafkasya Federasyonu’nu aşarak, doğrudan SSC Birliğine girme planını ileri süren B. Mdivani önderliğinde bir grup oluşur. İşte o dönemde Abhazya’da Gürcistan SSC aşarak, Transkafkasya Federasyonu’na ve SSC Birliği’ne doğrudan girme fikri oluşur. Bilhassa E. Eşba 14 Kasım 1921’deki Kafbüro MK’ya mektubunda Gürcistan ile anlaşma akdetmenin uygun olmadığına değinmiş ve Abhazya’nın dördüncü devlet olarak doğrudan Transkafkasya Federasyonuna girmesini talep etmiştir. N. Lakoba bu konuyla ilgili ayrıca şöyle yazmıştır: “Bu fikir hem benim, hem birçok sorumlu arkadaşın zihninde mayalanıyordu.” Fakat bu fikir o dönemde Kafbüronun desteğini alamamıştır. Kafbüro MK 16 Kasım 1921’de “Abhazya SSC’nin bağımsızlığı” konusunu değerlendirerek karara bağlar: “1. Bağımsız Abhazya’nın varoluşu ekonomik ve siyasi olarak uygun değildir 2. Eşba’ya Abhazya’nın anlaşma temelinde Gürcistan Federasyonu’na veya özerk bölge temelinde RSCSB’ne girmesine ilişkin nihai görüşünü sunması teklif edilecek.”
16 Aralık 1921 tarihinde RKP(b) içinde ve Tüm Rusya Merkezi Yönetim Komitesi (VTsİK)’nde önemli mevkilerinde bulunan Milliyetler Komiseri J.V. Stalin, G.K. Orconikidze, A. Yenukidze, gibi Gürcistanlı Bolşeviklerin yürüttükleri sistematik baskılar sonucunda Abhazya SSC Hükümeti, Gürcistan SSC Hükümeti ile bir “birlik antlaşması” imzalamak zorunda bırakılır.
Abhazya SSC adına N. Akırtaa ve S. Kartoziya; Gürcistan SSC adına Kavtaradze’nin imza koyduğu bu zoraki antlaşma ile Abhazya SSC ile Gürcistan SSC kendi aralarında “askeri, politik ve ekonomik bir birlik” oluşturulur. Antlaşmanın açıklayıcı notlar bölümünde şu hususlar belirtilir: 1) Dışişleri bütünüyle Gürcistan SSC tarafından yürütülecektir. 2) Demiryollarının idaresi Kafkasötesi Demiryolu İdaresi yönetimine; Dış ticaret Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan Cumhuriyetlerinin birleşik yönetimine girecektir. 3) Ortak komiserliklerin yönetim şekli ve nizamı iki hükümet arasında yapılacak antlaşmalar ile belirlenecektir. 4) Abhazya’nın bütün bölgesel birliklerle ve Kafkasötesi Cumhuriyetler’le olan ilişkileri Gürcistan SSC aracılığıyla olacaktır. 5) Bu antlaşma imzalandığında yürürlüğe girecektir.
Gürcistanlı Komünistler bu antlaşma ile, devirmiş oldukları Menşevik Gürcü Hükümeti’nin başaramadığı Abhazya’nın Gürcistan’a ilhak etme işinde önemli bir adım atmış oluyorlardı.33
Birlik anlaşması 16 Aralık 1921’de imzalanmış ve 17 Şubat 1922’de Abhazya SSC 1. Sovyetler Kongresi’nde onaylanmıştır. Sovyetler Kongresi’nde bu onay şöyle ifade edilmiştir: Gürcistan ve Abhazya “aralarında dayanışma, karşılıklılık ve halkların ortak çıkarları temelinde bir anlaşma” akdetmiş ve böylece “siyasi düzenbaz Menşeviklerin suni olarak oluşturdukları milli nefreti ebediyen yok etmişlerdir.” Buna istinaden Abhazya Sovyetler Kongresi kararnamesinde, “Kardeş Abhazya ve Gürcistan halkları arasındaki anlaşma hem ekonomik, hem siyasi anlamda her iki halkın çıkarları için hayati gereksinim olarak kabul edilecektir” ifadesi yer almıştır. Böylece Abhazya ile Gürcistan arasındaki birlik anlaşması yürürlüğe girer. Sovyetler Kongresi, özel bir madde ile Abhazya SSC MYK’na, “Gürcistan SSC ile ayrıntılı ve fiili anlaşmanın hazırlanmasını” ve “Transkafkasya devletleri arasındaki birlik anlaşmasına müstenit temeller üzerinde hayata” geçirilmesini teklif eder.
Fakat iyileşme sürecinin sonuna kadar Birlik Anlaşması’nın ayrıntılı ve fiili hazırlığına geçilememiştir. Zira her iki ülke de Menşevikler döneminde tahrip edilen ekonomisini kalkındırmak ile meşgul olmuştur.
1924-1925 yılının başında Abhazya Cumhuriyeti’nin Arma ve Bayrağı, Abhazya MYK(Merkez Yürütme Kurulu) ve SHK(Sovyet Halk Komiserliği), Halk Komiserlikleri, Yargı Yönetmelikleri ve anayasal nitelikteki diğer mevzuat hazırlanmış ve onaylanmıştır. Aynı dönemde Abhazya SSC yasaları yürürlüğe girmiştir (ceza, medeni, ceza muhakeme usulü, toprak, orman yasaları.)
1925 yılının Mart sonu-Nisan başında düzenlenen Abhazya Sovyetleri III. Kurultayı Abhazya SSC Anayasasını onaylamış ve yürürlüğe koymuştur. Anayasada, Gürcistan SSC Anayasasındaki (Şubat 1922) gibi iki devletin Özel Birlik Anlaşması temelinde birleşmesi tespit edilmiştir.
Abhazya SSC Anayasasının 5. maddesi: “Abhazya SSC-kendi sınırlarında münferiden ve her hangi diğer otoriteden bağımsız kamu otoritesini gerçekleştiren egemen devlettir. Abhazya SSC egemenliği TSFSC ve SSC Birliğine kendi iradesiyle girmesi gereği, ancak söz konusu birliklerin anayasalarında belirtilen sınırlarda ve konularda kısıtlanır…”
SSCB Anayasasının kabul edilmesine (Ocak 1924) bağlı olarak tüm devletlerde SSCB Anayasası’na uygun şekilde yeni anayasalarını hazırlamaya başlamıştır. Bu çalışma TSFSC, Gürcistan SSC ve Abhazya SSC’de yürütülmüştür. GSSC Anayasasının yeni tasarısının tanzim edilmesine Abhazya adına Abhazya MYK Başkanı S.Y. Çanba katılmıştır. Abhazya’da da N.A. Lakoba başkanlığında Anayasa Komisyonu kurulmuştur.
Haziran 1926’da Sohum’da Gürcistan SSC MYK’nun saha toplantısı yapılmış ve her iki ülke yöneticileri Ş. Eliava ve N. Lakoba’nın raporları dinlenmiştir. Abhazya’nın başkentindeki Gürcistan MYK‘nun gündemin ana konusu Gürcistan MYK Sekreteri S. Tordiya’nın Gürcistan SSC Anayasası ile ilgili raporuydu. Gürcistan MYK Kurulu, Gürcistan SSC Anayasasını oybirliğiyle onaylamış ve yürürlüğe koymuştur. Anayasa nihai olarak 4 Nisan 1927’de IV. Gürcistan Sovyetler Kurultayı’nda onaylanmıştır. Anayasanın özelliği “Anlaşmalı Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti” özel bölümünün dâhil edilmesi olmuştur. Bölüm kapsamında Gürcistan SSC ile Abhazya SSC Anlaşmalı Federasyon olarak tanımlanmış, resmi anlaşmalı ilişkiler ile ilgili konular yasal olarak tespit edilmiştir.
Gürcistan Anayasasının 83. Maddesi’nde şöyle denilmektedir: “Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti özel anlaşma gereği Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ne ve dolayısıyla Transkafkasya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyet’e dâhildir.” Söz konusu Anayasa gereği Abhazya Sovyetler Kongresi, Abhazya SSC MYK ve Divanı, ayrıca yerel yönetim organları Abhazya SSC Anayasası temelinde oluşturulmuştur. Ülkede kurulacak MYK – Abhazya Sovyet Halk Komiserliği, belgede belirtildiği üzere, “Gürcistan SSC’nin ilgili halk komiserliklerinden bağımsız hareket edecek; fakat çalışmaları ile ilgili karşılıklı bilgilendirecek” aşağıdaki halk komiserliklerinden oluşmuştur: içişleri, adalet, eğitim, sağlık, toprak ve sosyal güvence(md. 87). Sovyet Halk Komiserliği’ne, karar verici veya istişare oy hakkı ile Gürcistan’ın Abhazya’daki maliye, çalışma ve İşçi-Köylü Denetim Halk Komiserlikleri’nin yetkilileri de dâhil olmuştur.
Gürcistan SSC Anayasası gereği, Gürcistan MYK’de kabul edilen yasalar, emirler ve diğer kararlar Abhazya SSC sınırlarında bağlayıcı nitelikteydi. Bununla birlikte Abhazya Yüksek Yönetim Kurumları “söz konusu mevzuatı geliştirmek ve genişletmek amacıyla, Abhazya SSC, sınırlarında bağlayıcı nitelikte olarak kendi mevzuatını yayınlayabilecektir.”(md.88).
Gürcistan Anayasası’nın bir diğer özelliği, Gürcistan SSC devlet yapısının federatif niteliğinin tespit edilmesidir. Bilhassa 2. Maddede şöyle denilmektedir: “Gürcistan Cumhuriyeti, ulusal Sovyet Cumhuriyetleri Federasyonu temelinde kurulan sosyalist işçi ve emekçi köylüler devletidir.” Fakat bu önemli hüküm müteakip yıllarda Gürcistan Anayasası’ndan çıkartılmıştır.
Gürcistan SSC’nin üniter değil, federatif niteliği, önde gelen devlet ve sivil toplum adamları ile bu konuyla ilgilenen uzmanlarca defalarca belirtilmiştir.
27 Ekim 1926’da Abhazya SSC MYK Kurulu’nda kabul edilen Abhazya SSC Anayasası’nda gerekli değişiklikler yapılmıştır. Anayasanın 2. Bölümünün başlığı: “Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile anlaşmalı ilişkileri.”
Abhazya SSC 1925 Anayasası gibi ikinci Anayasa (kesin onay 1927, Sovyetler IV. kurultayı) 4. Maddesiyle egemenlik haklarını tespit etmiştir. Bilhassa şöyle denilmektedir: “Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti-sınırlarındaki kamu otoritesini, Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile anlaşmalı ilişkiler ve Transkafaksya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Anayasaları ile kısıtlanmadığı çerçevede, münferiden ve bağımsız olarak gerçekleştirecektir.”
5.maddesi ise: “Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin onayı olmadan sınırları değiştirilemez.”
Abhazya’nın Gürcistan’a dâhil edilmesi
Gürcistan yönetimi, Moskova’nın aktif desteğiyle 1930’lı yılların ortalarından itibaren Abhazya yönetimine, aydınlarına, köylülerine ve toplu olarak Abhaz halkına baskı kampanyası başlattı.
Abhazya’da SHK ve ülkenin bazı halk komiserliklerinin tasfiyesi gündeme geldi. Konu defalarca Transkafkasya parti teşkilatı, Gürcistan KP MK ve Abhazya parti il teşkilatında görüşülmüştür. Bu konunun çözümünde “ihtiyatlı” davranılması, gerekli “aydınlatma” çalışmalarının yapılması seslendirilmiştir. Fakat “aydınlatma çalışması” yapılmadı, zira her şey çoktan yukarıda kararlaştırılmıştı.
19 Ocak 1930’da Transkafkasya Parti Teşkilatı Divanı “Özerk cumhuriyetler ve illerin devlet mekanizmasının yeniden yapılandırılması” konusunu müzakere ederek, prensip olarak özerk devletlerin MYK ve SHK’nin birleştirilmesini onaylamıştır.
Abhazya SSC MYK Nisan 1930’daki III. Kurultayında SHK’ni tasfiye etmek zorunda kalmış ve yetkileri Abhazya MYK’na devredilmiştir. Ayrıca içişleri, adalet, devlet planlama gibi bazı halk komiserlikleri tasfiye edilmiş, bazıları tek yönetim kurumu olarak birleştirilmiştir.
Abhazya’nın özerkliğe dönüştürülmesine ilişkin konu gündemde olmamasına rağmen 11 Şubat 1931’de Abhazya Sovyetleri VI. Kurultayı’nda görüşülmüş, daha sonra ise 19 Şubat 1931 tarihinde Gürcistan Sovyetleri VI. Kurultayında “anlaşmalı” Abhazya SSC’nin, Gürcistan SSC bünyesinde özerk cumhuriyete dönüştürülmesi kararı alınmıştır.
Böylece, Stalin’in takdir yetkisiyle Abhazya’nın 10 yıllık “cumhuriyet” statüsü “özerk cumhuriyet” statüsüne dönüştürülerek Gürcistan’a bağlanmıştır.34
Kurultay kürsüsünden Lakoba konunun karara bağlandığını beyan etmiş35 fakat bununla birlikte, en azından Kremlin’i korkutmak ve hayata geçirilmesini durdurmak için, Abhaz köylüsüne karara karşı çıkma çağrısında bulunmuştur.
18-26 Şubat 1931’de başta Durıpş, Lıhnı, Açandara ve diğer köylerde, Abhaz halkının Gürcistan’a dâhil olmaya ve kolektif çiftliklere karşı ulusal gösterileri başlamış ve en büyük toplantı (Durıpş Toplantısı) vuku bulmuştur. Bu toplantıya N. Lakoba’nın annesi de aktif olarak katılmıştır. Transkafkasya istihbaratçılarının başında bulunan Beria, tepeleme birliği ve ağır silahlarla Gudauta İlçesi’ne gelmiştir. Kan dökülmesine ramak kala son anda kriz çözülmüştür. Abhazya MYK Başkanı N. Lakoba ve Gürcistan KP(b) MK Birinci Sekreteri S. Mamulya’nın çabalarıyla Durıpş’daki ihtilaflı durum barışçıl yöntemlerle çözülmüştür.36
Abhazya’nın egemenlik haklarının ihlali, statüsünün özerklik seviyesine kadar düşürülmesi, Sovyet iktidarı ve hükümetine güvensizliği ifade eden “Durıpş Toplantısıyla” genel halk tepkisine sebep olmuştur. Bu toplantıda bilhassa Abhazya hükümetine güvensizlik ifade edilmiş, toplantı ise Sovyet Hükümeti kurumlarına muhalefeti oluşturmuştur.37
Büyük toplantının başlıca nedenlerinden biri, halkın Anlaşmalı Abhazya SSC’nin, Gürcistan SSC’ne bağlı Özerk Cumhuriyet’e dönüştürülmesine genel memnuniyetsizliğiydi. Kolektivizasyon ve Kolhozlar sorunu38 ise yüzeysel talepleri oluşturan ve gösterileri tetikleyen konuydu.
Bununla birlikte, zor ve tartışmalı karar sayesinde, kolektifleştirme Abhazya’da daha hafif şekilde uygulanmıştır.
S. Danilov’un da çalışmasında belirttiği gibi, Durıpş’deki olaylardan dolayı Lakoba Moskova’ya çağrılmış, daha sonra “Abhazya’daki kolektifleştirme SSCB’nin diğer yerlerinden farklı şekilde seyretmiştir.”
Lakoba’nın seçme şansı olmadığından çıkmaza girmesi kuvvetle muhtemeldir. Belki de Stalin daha önce, -Abhazya’nın Özerk Cumhuriyet statüsüyle (daha doğrusu haklardan mahrum olarak) Gürcistan’a bağlanması yönünde uzun zamandır beslediği hayalini gerçekleştirmesine aktif destek sağlaması karşılığında- Nestor’a, küçük bir halk için felakete dönüşebilecek kolektifleştirme konusunda geri adım atacağı vaadinde bulunmuştur. Bu çapraşıklıkların sonucunda Nestor zaman kazanmış ve kanlı kolektifleştirmeyi önlemiştir.
Abhazya’nın “özerkliğine” gelince… Lakoba hayattayken, ülke özünde önceden olduğu gibi cumhuriyet şeklinde devam etmiştir. Abhazya’yı “özerkleştirme” planının hayata geçirilmesi için Nestor’un ortadan kaldırılması gerekecektir.
1Jvanya, Abhazya’daki Faaliyetimden Hatıralar – Abhazya’da Devrim Hareketi Tarihi, Sohum-1922, s.34
2G.A. Dzidzarya, Abhazya Tarihi, s.350
3Golos Trudovay Abhazii”, 22 Şubat 1923, № 42
4Abhazya’da Sovyet İktidarı Savaşçıları, 1973, s.212
5A.g.e., 1965, s.149
6N. Rupasov, Askeri Dostluk Yollarında, Tiflis-1974, s.30
7G.A. Dzidzarya, a.g.e, s.327-328
8Abhazya’da Ekim Mücadelesi. № 195, s.188
9A.g.e., s.190, № 201
10Alıntı: P. Azizbekov, A. Mnatsakanyan, M. Traskunov; Sovyet Rusyası ve Kafkasya’da Sovyetler İktidarının Kurulması ve Güçlendirilmesi İçin Mücadele, Bakü-1969, s.109
11Abhazya’da Ekim mücadelesi. № 187, s.181
12G.A. Dzidzarya, Abhazya tarihi, s.356
13L. Petrovsky, Asker safında, “Sovyet Abhazya”, 24 Nisan 1971
14AMA, f.833, d.58, s.14; “Bzıp”, 4 Temmuz 1968
15Abhazya’daki Menşevik liderlerden
16Abhazya’da Ekim mücadelesi. № 198, s.189
17A.g.e., s.188, № 196
18M.Tarnava, Menşeviklerin geri çekilmesi, Sohum-1928 – “Sovyet Abhazya”, 4 Mart 1927, Sohum; AMA, f.65, d.131/260, s.94
19N. Pupasov, a.g.e., s.73
20A.g.e., s.30
21G.A. Dzidzarya Abhazya’da Sovyet İktidarı İçin Mücadele Tarihi, 1953, c.44, s.299-300
22Abhazya’da Ekim Mücadelesi. № 213, s.199
23“Golos Trudovoy Abhazii”, 4 Mart 1924, № 54
24Abhazya’da Ekim Mücadelesi. № 242, s.219
25 G.A. Dzidzarya Abhazya Tarihi, s.360-361
26GMTA, f.50, l.1, d.308, s.4
27N. Mataradze, Geçmişten Sayfalar, Sohum 1965, s.84-87
28Abhazya’da Ekim mücadelesi. № 223, s.205
29N. Mataradze, a.g.e., s.86-91
30AMA, f.65, d.131/260, s.78;
31B.E. Sagariya. Abhazya’da ulusal devletin kuruluşu. s. 25-27
32Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti
33Oçerkiİstorii Abkhazskoy ASSR, II, Sohum 1964, s.61
34SSCB tarihinde siyasi statüsü düşürülen tek ülke Abhazya’dır.
35B.E. Sagariya, Abhazya’da Ulusal Devletin Kuruluşu, s.143
36A.E. Kuprava, Abhazya ÖSSC Kooperatifleştirme Tarihi (1929-1937), Sohum-1988, s.155-156.
37A.E. Kuprava, A.g.e, s.156
38Sovyetler Birliği’nde tarımda özel mülkiyetin yerine geniş ve ortak mülkiyete dayalı tarım politikalarını hayata geçirmek için 1928-1929 yıllarında tarımda Kolektivizasyon çalışmalarına başlanmıştır. Temelinde Rus sosyal yapısı ölçü alınarak başlatılan tarımda kolektivizasyon çalışmaları, merkez bölgelerdeki uygulamalardan sonra diğer bölgelerde de uygulanmaya başlandı. Kolektifleşme konusunda Abhazya hükümeti lideri Nestor Lakoba, Abhazya’da zengin köylü sınıfı olmadığını ve tüm zümrelerin eşit olduğunu beyan ederek kolektifleşmeye karşı çıkmıştır. Birçok parti direktifini yerine getirmemiştir. Bundan dolayı 1929 yılında Stalin’in mektubunda şiddetli şekilde eleştirilmiştir. Bununla birlikte Lakoba birçok Abhaz prens ve soylularına nakdi yardımda bulunmayı başarıyordu ki tüm SSCB’de söz konusu sınıftan insanlar yok edilmeye çalışılırken. Onun döneminde Abhazya’da, Sovyet dönemi için karakteristik toplu baskılar yaşanmamıştır. O dönemde Lakoba ile dostane ilişkilerine rağmen Stalin, “Abhaz yaşam tarzı özelliklerine” (Stalin’in deyimi) bakılmaksızın 1930-1931 yıllarında kolektifleştirmenin yapılmasını talep etmiştir. Abhazya halkı ve devletinin kaderine karşı sorumluluk duygusuyla N. Lakoba kolektifleştirmenin doğuracağı sonuçların bilincindeydi. Bu arada Kremlin’in yegâne sahibi olan Stalin “anlaşmalı” Abhazya’nın özerk bir parçası olduğu Gürcistan’a katılması şartıyla Abhazya’da kolektifleştirmeyi uygulamaktan vazgeçeceğini belirtmeye başlamıştır. Stalince kolektifleştirmenin ne olduğu malumdur. Hayata geçirilmesi sonucunda, örneğin Rus köylü sınıfı yok edilmiştir. Peki, küçük köylü Abhazya ne duruma düşebilirdi? Nüfusun yarısı Sibirya’ya tehcir edilecek, diğer yarısı ile yok edilecekti.