Evvela, her fırsatta bize yönelik önceliği “ideolojileri” diye kendini özellikle belirli bir tabana sevimli gösterme gayesinde olanların “Çerkeslik öncelikli olmamız hususunda” hiç de nazik olmayan bir dille kullandıkları tavsiyeleri, kendilerinin önceliğini yaptıkları; bekçiliğine aklen, kalben, madden, manen bağlandıkları şeyin, dolaylı yoldan, en yoğun ve en uyumlu propagandasını yapmanın da bir çeşit “ideoloji” olduğunu anlamalarının mümkün olup olmayacağına karar veremediğimi bildirmek isterim. Şimdi bu sıra dışı, Çerkesliğini, insanlığının önüne folkloruyla geçirip bu halkın siyasi iradesini eritmekte üstlerine olmayan, devlet ideolojisinin egemen iktidarına göre şekil almış yazılı veya görsel müsveddelerindeki yol haritasından başka gideceği yeri bilmeyen, “biz kimiz” sorusunu sormaktan aciz, “siz busunuz” sözüne göbekten bağlı; “biz kim değiliz” sorusunun cevabını bulanlara ve “biz kim değiliz” sorusunun cevapları üzerinden “kim olduğunu anlamaya çalışanlara karşı en yoğun biçimde taarruz etmek isteyen başıbozuklara, ortalama bir Çerkesin yaşadığı coğrafyada siyasal ve ekonomik, kültürel ve folklorik olarak, sıradan başka bir halkın mensubuyla ne kadar benzeşik toplumsal sıkıntılar çektiğini nasıl anlatayım?
Bakın, şimdi size üç durum anlatacağım. Bunu, bu sıra dışıları gördüğünüz her yerde anlatın.
1-Yeni bir kente taşındınız, taşındığınız yeni kentte tuttuğunuz evde Anne, baba ve bir oğulsunuz. Her biriniz çalışıyorsunuz ve vergi ödüyorsunuz Aynı kentte, bir alt sokaktaki komşularınız da yaşıyor ve çalışıyor ve vergi ödüyor. Belediye her birinizden, kişi başı eşit ücret aldığı halde siz çöpünüzü 200 metre ilerideki bir konteynıra ellerinizle taşırken, alt sokağınızdaki komşularınızın çöpü kapısının önünden alınıyor.
Buradaki durumun adı nedir?
2- Anneniz ve babanız, son 20 yılını size bir gelecek vaat etsin diye birikim yaparak geçirmişler. Bir gün evinize bir hırsız giriyor ve tüm o birikimi alıyor? Giden para annenizin-babanızın ama para aslında kimden çalınmış oluyor?
3- Bir apartmanın 5. katında oturuyorsunuz. Apartmanınıza bir psikopat dadandı. Birinci gün birinci kattaki komşunuzu ölesiye dövdü, ikinci gün ikinci kattaki komşunuzu ölesiye dövdü, üçüncü gün üçüncü kattaki komşunuzu ölesiye dövdü. Peki 5. gün ne olacağını biliyor musunuz?
Biraz akıllı olun, ne anlatmak istediğimi anlayacak kadar zekayla bu halkın geleceğine bulaştırdığınız vebayı görebilirsiniz. İki üniversite bitirip, master yapmanıza, 2-3 dil bilmenize gerek yok. Bizim ideolojimiz gizli saklı değil ki, insan utandığı şeyi saklar.
Sayı: 2019 02
Yayınlanma Tarihi: 2019-02-01 00:00:00