SOVYET SONRASINDA RF VE KAFKASYA’DA ETNİK ŞİDDET

0
1263

 

Dağıtılan Sovyetlerden sonra, Rusya Federasyonu (RF) 1991’lerden başlayarak Kuzey Kafkasyalılarla Rusya’daki pek çok azınlık etnik toplulukları marjinal olarak gösterdi. RF de, Sovyet sonrası 1991’de ‘Bastırılmış Halkların Rehabilitasyonu Hakkında’ adıyla bir yasa çıkarılmıştı. RF içinde özellikle Kuzey Kafkasya kökenliler, Rusların yaygın hoşgörüsüzlüğüyle karşı karşıya kaldılar. Bu durum etnik ilişkileri germişti.

Özellikle RF’den kaynaklı, güvenlik adında azınlık etnik kökenlilerle, Kuzey Kafkasyalılar, Rus devletinden kaynaklı şiddete maruz kalmışlardı. Her ortamda tutuklanmalar, kimlik kontrolleri, ırkçı, şoven uygulamalar, etnik ayrımcılık ve uygulanan şiddet, endişe verici boyutlara ulaşmış, sonucunda pek çok yerde saldırılar, bombalı eylemliklere dönüşmüş, acı sonuçlar doğurmuştu.

Rus yetkililerinin etnik ayrımcılık ve şiddete karşı görünür azınlıkların üzerinde aktif şekilde pasaport ve kayıt kontrolleri, aramalar, keyfi uygulamalar, tutuklamalar artmış, yabancı düşmanlığı geliştirilmişti.

Öyle ki bu yabancı düşmanlığı, halk danslarını yapanları bile vurmuştu. Kuzey Kafkas dans gösterileri yapanlar tutuklanmış, kolejlerinde atılmışlardı. Kafkasya’da ünlü bir dans olan, Lezginka dansını yapanlar, gözaltına alınmışlardı; “2010 ile 2012 yılları arasında, yetkililer, Stavropol, Pyatigorsk ve Kislovodsk’ta 150’den fazla Lezginka dansının yapıldığı, Lezginka dansını yaptıkları gerekçesiyle sadece 2010 Ekim ayında Stavropol’da 12 etnik Kuzey Kafkasyalı erkek gözaltına alındı ve Pyatigorsk Teknik Üniversitesi’nden beş etnik Çeçen öğrenci atıldı. Bu arada 2013 Kasım ayında Lezginka dansı yaptıkları için Kislovodsk Sağlık Koleji’nden 18 öğrenci atıldı.”

Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerine yakınlıklarıyla bilinen etnik Kafkas kökenliler, etnik Rusların hakim olduğu yerlerde etnik şiddet ve insan hakkı ihlalleri hep olmuştu. Etnik ayrımcılığın kökeni daha Sovyet döneminde 1960’larda geriye dönüşün başladığı, oportünist (fırsatçı), revizyonist parti politikaları zamanında yaygınlaştırılmıştı 1989-1991’de dağıtılan Sovyetler sonrasında başlayarak 2013’te hızlanmış ve günümüze kadar Rus şovenizmi, ırkçılığı, milliyetçiliği, etnik şiddeti körüklemişti.

Ayrıca yabancı düşmanlığı, etnik Rus topluluğunun yaşadığı kentlerde yaşayan; “Kuzey Kafkasyalılar, kendilerini uzun süreliğine kendilerini kiracı olarak kabul etme veya mülklerinde yerleşik olarak kaydettirme konusunda isteksiz ev sahipleri tarafından sıklıkla taşınmaya zorlandıklarını, pek çoğu yurtiçi pasaportlarında, doğum yerleri olarak Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinden birinin yazılı olması halinde konaklayacak yer bulamadıkları” durumuna düşmüşlerdi.

Rusya’daki ırkçı, şoven oluşumlar, şiddet içerikli nefret söylemlerini ve suçlarını yaygınlaştırmıştı. RF ile Kafkas ilişkilerinin bozulması, sürekli bir gerginliğin mevcudiyeti, her daim bir kötüleşmenin varlığı olmuştu. Stavropol Krayı’nda savaş veya sosyal, ekonomik gibi çeşitli nedenlerle Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinden buralara yerleşmiş etnik Kafkas kökenlilere yönelik ciddi ayrımcı politikalar hayata geçirilmişti.

Kray’ın yöneticileri, 1994 Rus-Çeçen savaşı sonrası bölgeye gelen Çeçenlere yönelik sıkı yasaklamalar getirmişti. Öyle ki: “Bölgedeki kontrolsüz göçü sınırlandırmak amacıyla iki yasa kabul etmiştir. Yasalardan biri olan Stavropol Krayı’nda Daimi İkamet Temin Etme ve Ziyaret Etme Kurallarının İhlali için idari Sorumluluk Hakkındaki’ kanun ziyaretçilerin kayıt prosedürlerinin yanı sıra ihlal edenler için sert yaptırımlar- en düşük ortalama maaşın on katı kadar para cezası ve on gün idari tutuklama cezası” uygulanmıştı.

Rus-Çeçen savaşının en acımazsız döneminde dahi bu ayrılıkçı uygulamalar hayata geçirilmişti. Kray içerisinde ayrımcı bu sert uygulamalar: “Kurallar yerleşik olmayan herkes için geçerli olmakla birlikte, büyük çoğunlukla etnik Kuzey Kafkasyalılara karşı uygulanmıştır. Bu kanun, ayrıca ikamet statüsünün ancak Kray’da 7 yıllık ikametten sonra elde edilebileceği şartı” getiriyordu.

İkamet edenlerin yasadışı kaldıklarını ileri sürüyorlardı. Ayrıca 1996’da devam eden Rus-Çeçen savaşı döneminde Kafkasyalıların içeriye girişlerini engellemek adına, Çeçenya ve Dağıstan sınırlarına o zamanlar Kazak muhafızlarını yerleştirmek için her türlü yerel girişimler başlatılmıştı.

Daha sonraki yıllardan başlayarak ikinci Rus-Çeçen savaşının başladığı 1999’dan 2002 ve sonrasında, Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinde artan sıkıntılı sürece bağlı olarak Kuzey Kafkasyalılar, RF içerisinde, tekrar şovenist, ırkçı uygulamaların ağırlaştırıldığı sorunlarla karşı karşıya kaldılar.

Savaş sebebi ya da değişik sosyo ekonomik sebeplerle komşu topraklara yönelen Çeçenlere ve etnik Kafkasyalılara, “kota” uygulaması getirilerek, Kuzey Kafkasya’dan gelebilecek “göçü” sınırladılar. Ayrıca Kuzey Kafkasyalıların buralarda toprak satın almalarını zorlaştırdı, etnik Kafkasyalıların “içeri göçünü” çok yönlü politikalarla engellendiler. *

Yararlanılan Kaynaklar

*Sovyet Sonrası Rusya da Etnik İlişkiler, Kuzey Kafkasya da Rus Olanlar ve Rus Olmayanlar, Andrew Foxall, Çev, Serkan ÖZDEMİR, Koyu Siyah Yay. Ankara 2015

 **Çerkesler Edebiyat ve Kültür Tarihi, Turabi SALTIK, Berfin Yay, İst.

 **Çerkesler Edebiyat ve Kültür Tarihi, Turabi SALTIK, Berfin Yay, İst.

 

Sayı: 2019 03
Yayınlanma Tarihi: 2019-03-01 00:00:00