Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Ortak(!) oyunlarımız

Twitter’daki genç arkadaşların, bazen harika fotoğraflarla alaya aldığı bir Çerkes klişesi var.

Oyun bekleme. Hani şu düğünlerde farkında olmadan yaptığımız kendi etnik oyunumuzu bekleme durumu. Ya da şöyle anlatayım:

Kabardey, şu Şeşen bitse de Kafe başlayınca bir güzel oynasam diye bekliyor.

Çeçen sakin, “Nasılsa birazdan başlar” diyor; bu Tleperuj elbet bitecek.

Tleperuj bitince Şapsığları bir hüzün sarsa da Kafeye bir selam vermek de olası…

Apsuva koşara başlayınca hüzünlenenler haliyle fazlalaşıyor.

Çünkü hem çok coşkulu ve cazip, hem bileni nispeten az.

Ardından Avraşa başlayınca oynayanların yüzündeki gülümseme bile değişiyor.

Ve pek neşeli bir oyun Hakulash... Lakin bileni daha da az olacak ki, bekleyenler biraz da gıpta ile çoğalarak sıkılıyor.

Daha bunun Düzce Tleperuju,

Uzunyayla Şeşeni,

Dörtlü kafe de denilen Kafe Quançesi,

Zefakosu, Vuic’i var…

Yani bu tarafta herkesin kendisi için beklediği, sabrettiği bir oyun var.

Herkes, istisnalar dışında kendi oyununun haricine itibar etmeden farklı stillerde oynuyor.

Tuhaf bir şekilde hepimiz, aynı oyunu oynamadan toplu, büyük bir aksiyon yaratıyoruz.

Bu ortak oyunları pek de ortak oynamadığımız bu toprakların dışı yani Anavatan; daha ayrı gayrı, daha bağımsız ve sınırlarla ayrılmış gibi dursa da ortak oynanan bir başka oyuna sahne oluyor.

Kabardeyi, Abazası, Çeçeni, Bjeduğu herkesin oynadığı Aktivist Oyunu!

Bunu geçenlerde can sıkıntısıyla internette dolaşırken keşfettim.

Bütün Kuzey Kafkasya sözleşmiş gibi kardeşçe bu oyunu oynuyor.

Bu oyunun sonu sıklıkla bir mermi ya da iğneyle bitiyor.

Oynayanları görmek için Google’a girip, Kuzey Kafkasya’dan bildiğiniz bir etnik adı yazıyorsunuz ve ardına “aktivist” ekliyorsunuz. Çeçen Aktivist, Kabardey Aktivist, Abhaz Aktivist, Lezgi Aktivist, aklınıza ne gelirse…

“Enter” tuşuna bastığınızda mutlak bir cinayet haberiyle karşılaşıyorsunuz; oynayan aktivist, oyununu bitirmiş, bir metroda ya da bir otoyolda ya da bir Lada’nın içinde artık sonsuza kadar dinleniyor.

Aşağıya doğru kaydırdığınızda ondan önce bu oyunu oynayan (ve oyunları yarım kalan) diğerlerini de görebiliyorsunuz. Bu tıpkı Youtube’dan ya da Facebook’tan düğün izlemek gibi! Vahşi bir gösteriyi hayret ve acı içinde izliyorsunuz.

Herkesin aynı oyunu kardeşçe paylaştığı bu düğün bitmiyor.

Hep beraber hiç sıra beklemeden ve durmadan…

Cihan İşbaşı
Cihan İşbaşı
Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Resim Ana Sanat Dalını bitirdi. Karikatür, illüstrasyon ve tiyatro ile profesyonel olarak ilgilendi. Marje dergisinde tasarımcı, yazar ve karikatürist olarak çalıştı… 90’lı yılların sonunda İletişim tasarımı ve reklam yazarlığı yapmaya başladı. Antalya’ya yerleştiği ‘97 yılından itibaren sadece bu alanda çalışan İşbaşı, farklı üniversitelerde “Reklamda Yaratıcılık” ve “İletişim tasarımı” dersleri veriyor. Son 20 yıldır, kurucu ortağı olduğu Graphx’in Yaratıcı Yönetmenliği görevini sürdüren İşbaşı evli ve bir kız babasıdır.

Yazarın Diğer Yazıları

Öteki çocuklar için ölme duası 

Allahım ben güzel yaşadım. Sabahları çay karıştıran çıngıraklara, “Vay vay, kim gelmiş” seslerine uyandım. Tam da bu yüzden işte güzel ölmek istiyorum, güzel güzel ölmek....

Bayram yazısı

Merhaba! Neredeyse bütün önceki yazılarımı yazdığım kasvetli şehir ortamından uzakta, bir Çerkes köyünün sakin, nezih, nemli ama huzurlu ortamından yazıyorum. Biraz sağımda geniş bir çayırda...

Mayıs sıkıntısı

Sevgili ve efsane Kuşha Doğan uzun uzun yazmış: “Kaybedilenlere, vefat eden insanlara, gençlere ve toplumsal kimliklere nasıl veda edilir? Cenaze töreninde bir büyüğün öne...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img