Maskeli kadro

0
432

Dildaşlarım, gerçekten, kültürel kimliğimizi korumakta ve yaşatmakta samimi ve dürüstsek bunun için yapmamız gerekenlerin şunlar olduğuna inanıyorum: 

1- Dünyanın neresinde yaşarsak yaşayalım, önce “EKONOMİK” olarak, olabildiğince bağımsız olmak; “sığınan değil, sığınılan” hedeflenmelidir. 

2- Otantik isim ve soyadlarınızı geri alın ve onları yasallaştırın. Asla takma ve çakma sıfatları kullanmayın. Bu bir kandırmacadır. Onlara güvenmeyelim. 

3- Mümkün olduğunca “MELEZLEŞMEYELİM”. Armut ağacına ayva aşılarsak, her ikisinin de tadı kaçar. 

4- Çoğunuzun burun kıvırdığı ve bazılarınızın da “dinsel inanca” aykırı bulduğu eğlence düğünlerine sıkı sıkıya sarılın. Gâvur icadı “пшынэ”yi bırakmayın. 

5- “Пшынэ” çalan ve çalmak isteyenleri, “Çerkesçe” “уэрэд” söyleyen ve söylemek isteyenleri onurlandıralım. 

6- Kültürel kimliğimizin korunması ve yaşatılması için verdiğimiz mücadelede, karşımıza çıkan ve çıkartılan, Arap Çöl Kültürü mahreçli “Mu-Selmanlık” inancı ilahi değildir. Beşeridir (İlgili kitabın Türkçesini okuyunuz). Erkeklere “eş” ayarlama, Tanrı’nın görevi midir?  

7- Bu anlayışı anavatana egemen kılmak isteyenlerin tek amacı “Çıkarcılıktır”. Kıla-çula, takke ve şalvara dikkat! “Тхьа – Тхьамадэ – Хабзэ” sana yetti, yetiyor ve yetecek. 

8- Anavatanda, Abaza – Adighe – Asetin üçlüsü, birlikte ve Moskova’nın müttefikliğinde hareket ederse ve büyük şeytan, iblis (ABD) ile Tiflis’in tuzağına düşmezlerse, istikbal daha açık olacak.  

Dildaşlarım, bilmediğin dille herhangi bir buyruğu yerine getirmen mümkün mü? Okuması ve yazması bir yana, Türkçesi bile yarı yamalak, anne ve babamızı “ATALAR”, inançlarını da “ATALAR DİNİ” betimlemesiyle aşağılayan, benim yakın akrabalarıma yazıklar olsun. Kendilerine ezberlettirilen, anlamı ve içeriğini ve hatta Arapça sandığı bu tekerleme sözcüklerin tutsağı olmuş yeğenlerime yazıklar olsun! 

Dildaşlarım, “Irkçılık” ve “Kültürel Kimliği” koruma ikilisini karıştıranlar var. Elbette ki maksatlı olarak… Çerkesler, özellikle de gurbette, hangi toplum veya halkı “Çerkesleştirme” içindedir ki, ırkçılık yapıyorlar? Kendisi canını kurtarma çabası içinde, yüz yıldır “Hain Çerkes Ethem” gerekçeli baskının ve zulmün kahırlı yaşamı içinde iken “Irkçılık” haa! 

Ey, Sn. Murat Bardakçı, Sn. Fatih Altaylı, Sn. Nedim Şener ve Prof. Lak Sn. Ümit Özdağ! Tanrı’nın, siz ve sizin gibilerine armağanı “SIĞINMACILAR”dan hiç mi ders almıyorsunuz? Çerkesler, kimliğini saklamaz ve “Ben Çerkesim!” der. Çerkesler, “Çakma soyadlı” değildir. Siz kimliğini “Türkçülük” maskesi altında saklayanlardan korkun! 

Şu anda TC’nin en büyük sorunu “Bu maskeli kadrodur”. Ulu Türkçüler, önce kendi ve sonra da bu maskeli kadronun kökenini araştırsın. Her şeyiyle açık ve tarihi net bir halk olan Çerkesleri tanımak istiyorsan, azıcık dillerini ve kültürel yaşamlarını irdele. Bir Çerkes köyüne git ve gör.  

  

Notlar: 

1- Allah’la aldatma devri kapandı. Şimdi, Allah’ı aldatma devri başladı. Onun için, en yetkili görevliler, dünyanın en “Büyük” ön söylemli ve eylemli tutumlarıyla, şimdilerde ise, önceleri “Can düşmanı” ilan ettikleri çevrelerle, valse başladılar. İnanmayın.  

2- Eyy, “DİN-AYET” başkanı, günde 5 defa, “EZAN” adı altında okunan ve insanı ürküten o uğultulu “ses” sizi rahatsız etmiyor mu? Hani nerede, o eski günlerin o güzelim çıplak sesli insanları? Ne oldu da, onların yerine, cehennemi sesler egemen oldu? Tanrı aşkına, imamlarımız ezanı çıplak sesle okusunlar! 

3- Halk, ne aptal ne de salak. Peki nedir? Yanıt; öyle görünmek, öyle kabullenmek ve öyle yaşamayı tarz olarak seçmiş yığınlardır. Sloganı; “KONUŞMA. KARIŞMA. ÇALIŞMA”dır. İşte, böylesi bir toplumun içinden çıkıp yönetime gelen veya onlar tarafından kadrolar bu durumu bildikleri için tüm söylem ve eylemleri “OLUR” alır. 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz