Tanrı adildi
Eşit yarattı
İnsanı
Ve halkları, dilleri, dinleri, renkleri.
Halktı, farklıydı
Kümeleşmiş, kucaklaşmıştı öbek öbek.
Dildi, farklıydı
Lehçe lehçe, ağız ağız zenginlikti.
Dindi, farklıydı
Durdular her biri
Havrada, kilisede, camide, cem evinde
Tek bir tanrıya avuç açıp duaya,
Tanrı tekti, ona giden yol çoktu.
Renkler farklıydı
Siyah, beyaz, sarı, kızıl
Acıkıp susayan, barınıp çoğalan
Evrende insanız diye soy soylayıp
Mesut bahtiyar yaşayan.
Hayat istikrardı,
İstikrar hayat!
İstikrar siyah sevmezdi
Siyah istikrara düşmandı.
Siyah’ın siyah bir atı vardı uçan
Urbaları baştan aşağı siyahtı, yutan
elinde siyah bir kırbacı vardı
her şakladığında insanlara kan kusturan
yüzü yoktu, şekli yoktu, cismi yoktu
İblis dedi insan ona.
Ve gün geldi
Cisim oldu, şekil buldu dünyada
Ben seçilmiş kişiyim; Tanrı beni görevlendirdi!
Beyaz bir ata binmişti
Elinde bir kılıcı vardı
Fetih dedi, devlet dedi
Giderken biçti, gelirken biçti
Ölüm kustu insanlara
Tiran dediler insanlar ona.
Devlet oldu, insanlar sustu
Tek devlet, tek millet, tek din dedi
Farklılıkları fırınlarda buharlaştırdı
Yok etti insanları öbek öbek
Bir bıyık taktı badem
El uzatıp selam durdu adem
Ve korkudan, sevinçle bağırdılar;
Yaşasın diktatör!
hala bu çağda
İblis suret değiştirip kol geziyor
Adları farklı olsa da soy eziyor
Zavallı insan!
Alkışlayıp
kendi ölümüne gaz veriyor!
“zalimin zulmü varsa ‘zavallının’ Allah’ı var” demiş
Orhan baba yanlışlıkla
İblis rüşvet vermiş tatile çıkmış sonsuza
Zalim tam mesai iş başında.
Masal sanma, insan yaşarsa
Aklı da kazaen doğruya saparsa görür
İşte o gün canına tak der yürür
Ne iblis kalır, ne de zalim
İşte budur insan halim;
Örselendi yürek, ses çıkmaz oldu
Akan tek gözyaşı o da dünya oldu.
03.06.2016